Meyra Madencilik Sözcüsü Maden Mühendisi Dr. Mustafa Zengin, 6 Şubat günü düzenlenen bilgilendirme toplantısına yönelik iddialara yanıt verdi. Toplantıyla ilgili olumsuz bir kamuoyu algısı oluşturma çabası bulunduğuna dikkat çeken Dr. Zengin, "Bizim üzerimizden devletin kurumlarının hedef alınması ve bu kurumları itibarsızlaştırma çalışmaları bu açıklamayı yapmamızı zorunlu hale getirdi" dedi.
"Halkın Bilgilenmesinden neden korkuyorlar?"
İnsanların bilgilenmesinden neden bu kadar korkuyorlar? Halkın öğrenmesinden çekindikleri bir durum mu var?
Ortaya attıkları iddiaların hiçbirinin bilimsel açıklaması olmadığı için, ellerinde, emek verilmiş, çaba harcanmış, profesyonel biçimde hazırlanmış geniş kapsamlı raporlar olmadığı halde, sadece sloganlarla halkın zihnini karıştırmaya çalışıyorlar.
Söylediklerinde haklılar ise, neden halkın bilgilenmesini engellemek için köylüleri arayıp toplantıya gitmemeleri yönünde telkinlerde bulundular?
Neden halkımızın önünde bizimle açık oturum yapmaktan kaçıyorlar? Öyle kolay mı uydurma ifadelerle devletin, milletin refahı için üretim yapacak bir maden şirketinin yıllarca süren emeğine çamur atmak.
Ama biz bıkmadan usanmadan bilgilendirmelere, halk ziyaretlerimize devam edeceğiz, halkla iletişim planımızı hayata geçireceğiz. Özeleştiri yaptığımızda bu konuda geç kaldığımızı biliyoruz ama var gücümüzle bu açığı kapayacağız.
"Yenişehir Kaymakamı ilçesinde huzur istiyor"
Yenişehir Kaymakamlığı'nın düzenlediği Maden Bilgilendirme Toplantısına, Kaymakam Sayın Suat Seyitoğlu, bir açıklama getirmiştir. Bizler de devlet kurumlarının bu denli yıpratılmaması amacıyla durumu açıklığa kavuşturmak istiyoruz.
Halktan gelen bilgilendirme konusundaki talepler, kaygılar ve bu konu hakkında net ve doğru bilgi alma ihtiyacı oluştu. Sayın Seyitoğlu, devlet olarak bu karışıklığa, bilgi kirliliğine son vermek istediklerini, bu konuda halkla iletişime geçilmesini, vatandaşın kaygılarına bir cevap verilmesi talimatını verdi. Yenişehir’in bu sebepten huzurunun kaçmasını istemediğini ve hakemlik görevi görüp köylümüzün tüm sorularına cevap bulacakları şekilde, her konunun uzmanının bulunduğu bir ekiple bilgilendirmemizi istediler.
"Kaymakamlık halkın talebi karşısında bize talimat verdi"
Yenişehir’de devletin temsilcisi olarak vatandaşın taleplerine cevap aramaya çalışması, bunun için bir organizasyon yapması kadar doğal ne olabilir. Kaldı ki bu madenler devletindir, devlet özel sektör eli ile işletme politikası belirlemiştir. Biz olmazsak başkası olur, ama yerin altı devletindir ve doğal kaynaklarını bir şekilde kullanmak zorundadır. Devletin kaynaklarını, devletin verdiği izinlerle işletebilirsiniz. Nasıl işletileceğinin halka anlatılması için de devletin başka bir kuruluşu bunu işletecek yatırımcıdan halk için bilgilendirme isteyebilir. Bu bir taraf tutma değildir. Sayın Seyitoğlu artan huzursuzluktan rahatsız olmuş ve halkın talebini yerine getirmiştir.
"Kaymakamlığı, Valiliği bizden daha fazla ziyaret ediyorlar"
Bizim üzerimizden devleti hedef gösterenler, Kaymakamlığı defalarca ziyaret etmişlerdir. İzinsiz protesto eylemleri düzenlemişler, arazimize izinsiz girmişlerdir. Yasal olmayan birçok pervasız davranışta bulunmuşlar, ama hiçbirinde de devlet onlara karşı bir yaptırımda bulunmamıştır. Bizim açımızdan da bu manzaraya bakınca, sanki devlet onlara iltimas geçiyor gibi görünmektedir.
"Kendi çıkarlarına uygun karar verince devletten iyisi yok"
Kararlar kendi amaçlarına hizmet edince devleti tebrik eden bu gruplar, çıkarlarının tersi bir karar verilince halkı aynı devlete karşı kışkırtmaktadırlar.
Bu denli tutarsız yaklaşımlara sahip olan ve içinde zerre doğruluk olmayan, kaçak güreşen, bilgi ve uzmanlık sahibi olmayan, ezberledikleri birkaç sloganla ülkenin yatırımlarını engellemeye çalışan gruplar bizim muhatabımız değildir.
Bizler köylümüzü, halkımızı, bir de devletimizi biliriz. Onun dışında, kendi siyasi emelleri için memleketin doğal kaynaklarının kullanılmasının önüne yalan yanlış bilgilerle geçmeye çalışanlara bizler daha çok sahada ve halkın yanında olarak izin vermeyeceğiz.
Biz bu manzaraları Bergama’da, Efem çukurunda çok gördük. Hepsinin altından malum vakıflar ve malum yapı çıktı. O bölgelerin halkı gerçeği gördü ve onları köylerine sokmadı.
Üzerimize düşen daha çok doğruyu anlatmak, her platformda, her yerde herkese bunu bıkmadan usanmadan anlatmaktır.
"Yorulmadan usanmadan anlatacağız"
Açıklığa kavuşturmak istediğimiz diğer bir mesele ise toplantıya davet edilenler meselesidir. Bilgilendirme ve iletişim iş planımız doğrultusunda hareket ediyoruz. Önce ilgili köylü vatandaşlarımız, ardından sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, sonra da siyasi parti temsilcilikleri olmak kaydıyla bir bilgilendirme süreci yürüteceğiz. Bu süreci tamamlayınca, kuracağımız tesisin Türkiye’de işletilen örneklerine ziyaretler gerçekleştireceğiz.
Sivil toplum ve siyasi parti temsilciliklerine özel bilgilendirme toplantılarını önümüzdeki günlerde gerçekleştireceğiz. 6 Şubat'taki toplantı yalnızca köylü vatandaşlarımız için düzenlenmişti. AK Parti İlçe Başkanı Fikret Hatipoğlu, ise bu toplantıya öz iradesiyle katılmıştır.
Devletin ve bizlerin kapısı bilgilenmek isteyen herkese açıktır. Bu toplantıdan bilgisi olduğu halde başka bir siyasi partiden ve sivil toplum kuruluşundan bu yönde bir talep gelmemiştir.
"İnsan bilmediğinin düşmanıdır"
Sözümü yinelemem gerekirse toplumun önde gelen sivil toplum kuruluşları, siyasi parti temsilcilikleri ve başka bilgilenmek isteyen herkesin ayağına gidip bu bilgilendirmeleri gerçekleştireceğiz. Çünkü biz biliyoruz ki, insan bilmediğinin düşmanıdır.
Topluma zarar verecek hiçbir faaliyetimiz olamaz. Teknoloji ve bilime inanmalıyız. Bugünün imkanları, çevreyle dost teknoloji sayesinde her çözümü sunarak doğal kaynakları işlemeye olanak sağlamaktadır. Köylü halkımızın gönlü ferah olsun. Devlet asla halkın düşmanı değildir ve halkına zarar verecek hiçbir sürecin içinde yer almaz. Ve tekrarlıyoruz gerçeklerin, er ya da geç sahneye çıkma gibi bir özelliği vardır."
