Tam da “Unutmaya başlamıştık” dediğimiz,
“Biz bu konuyu aştık” diye düşündüğümüz bir anda,
Dayakçı öğretmenler olduğunu öğrendik,
Geçen hafta Toki Orhangazi Ortaokulu’ndaki örnekle birlikte.
Konuyla ilgili düşüncelerimi okurlarımla paylaşmış,
Son olmasını dilemiştim.
*
Yazı ses getirdi.
Resmi olarak ne yapıldı,
Ne tür tedbirler düşünülüyor bilmiyorum.
Ama Yenişehir kamuoyunun tedirgin olduğu kesin.
*
Geçen hafta bu konu çok konuşuldu, çok tartışıldı.
Bununla sınırlı kalmadı.
TOKİ’ de yaşanan olay,
Yenişehir’de bir başka gerçeği ortaya çıkardı.
Bu olayın sadece TOKİ ile sınırlı olmadığını anladık.
Özellikle lise öğrencilerinin şikayetleri,
Göz ardı edilemeyecek kadar gerçekçi.
*
Lise öğrencilerinin, ilkokul öğrencileriyle kıyaslanmayacağını,
Onların sopaya dayanıklı olduğunu kaydeden öğretmenler bile var.
Yaptıklarını savunmaya bile çalışmıyorlar.
“velileri biliyor” diyerek suç ortağının olduğunu söyleyenler kadar,
“sen onların neler yaptığını bir görsen, daha fazlasını yaparsın” diyenler oluyor.
Sözün kısası şu;
Bu iş meşrulaşmaya başlamış.
*
Konuştuğum öğretmenlere anlatmaya çalıştım.
Öğrencilerde yaratacağı travmadan ve risklerinden söz ettim.
En önemlisi de onların böyle bir haklarının olmadığını söyledim.
Anladığım kadarıyla bunun farkındalar.
Sanıyorum bir yöntem olarak benimsemişler.
Etkili olduğunu,
İşe yaradığını düşünenler var içlerinde.
*
Ben tedirginim.
Bu yöntem derhal durdurulmalı.
Hiç hesapta olmayan sonuçlar doğurabilir.
Eğitim sendikaları da dahil olmak üzere,
Yenişehir’in eğitiminden sorumlu olan herkese,
Büyük bir görev düşüyor.
Lütfen bir şeyler yapın.
Konunun boyutlarını her biriniz benden daha iyi biliyorsunuz.
*
Öğrenci döven öğretmenler;
Biraz empati yapın.
Dövülen öğrencinin, kendi çocuğunuz olduğunu varsayın.
Tepkinizin ne olacağını düşünün.
Ve lütfen vazgeçin.
Öğrencileriniz bu tarzı sevmiyor.
Kin besliyorlar.
Tepki göstermiyor olmaları sizleri yanıltmasın.
Çaresiz değiller.
Yorumlar kapalı.