AKP Bursa Milletvekili Önder Matlı,
Seçim çalışmaları nedeniyle geldiği Yenişehir’de,
Muhalefet partileri hakkında konuşmuş.
“bugün Türkiye’de iktidarla ilgili bir problem yok, muhalefet problemi var. Demiş.
Cümleden bir sonuç çıkarmak,
Anlam yüklemek,
Ve ne demek istiyor acaba? diye sorgulamak gereksiz bir çaba.
Vekil Matlı da bunun böyle olduğunu biliyor.
Kaldı ki Matlı’nın tespiti değil bu.
O da büyüklerinden duymuş.
*
Bu tespit yeni olmasına yeni değil ama
Seçim döneminde, daha sık tekrar edilmekte
Etkili hale getirilmek,
Genel doğru gibi kabul edilsin istenmektedir.
*
AKP’li bir seçmen bulun ve Türkiye’de siyaset içerikli bir sohbet açın.
Mümkünse sertleşmeyin.
Doğrulardan kaçının.
Bırakın rahatlasın.
Sohbetin ilk dakikalarında, kuracağı ilk cümle,
Sözünü ettiğim bu müthiş tespit olacaktır.
*
Sözde iyi niyetle ama küçümser bir edayla
Ya aslında ne Kılıçdaroğlu,
Ne Bahçeli, doğru ve etkili bir muhalefet yapıyor.
Şunun başında şu,
Bunun başında bu olsa,
İşin aslına bakarsan bizleri çok zorlar.
*
Bu tespit de,
Matlı’da olduğu gibi yukarılardan aşağılara taşınmıştır.
AKP’den söz ediyorsak,
Bunun nasıl taşındığını sorgulamak gereksiz.
Her zaman böyle olmuştur.
Lider bir şey söylemiş,
AKP’nin tüm kadroları kendilerini,
Bu söyleneni, tekrar ederken bulmuştur.
*
Bu konuda, aynı ağız ve aynı edayla konuşan,
Söylediklerine kendi bile inanmayan sadece AKP’liler değildir.
Muhalefet partilerine mensup kişiler arasında da aynı tespitten etkilenmiş,
Aynı cümlelerle muhalefet edenler vardır.
“Yok kardeşim, bu iş böyle olmaz. Muhalefet partilerinin başında adam yok. Şu olsaydı, görecektin sen muhalefet nasıl yapılıyormuş. Bu adamla yürümez bu işler. Bizler iktidar yüzü göremeyiz”
Cümleleri sözüm ona kendisini muhalif sayanlardan duymuşsunuzdur.
*
AKP’nin yarattığı gündem içinde
Kimin ne dediği karışmış,
Kimin muhalefet, kimin iktidar olduğu,
Bulunulan konuma uygun olarak değişmiştir.
*
13 yıllık AKP iktidarı,
Aklına geleni, aklına geldiği gibi yaptı.
Bazen aklına gelenin doğru olduğunu sanarak,
Bazen de yanlış olduğunu bile bile
Astığı astık, kestiği kestik bu iktidar yıllarında,
Halk bana oy verdi dedi,
Bundan sonrasında da kimin ne dediği ile ilgilenmedi.
Cumhuriyet ile birlikte kurulan ne kadar değer varsa
Tamamını,
Yok edilmesi gerekenler arasında gördü ve
Teker teker hedef alarak,
Ya içlerini boşalttı
Ya da yok etti.
Cumhuriyet değerleriyle alay eder gibi
Belki de intikam alır gibi bir yaklaşımla sürdürdü iktidarını.
*
Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan,
Ve onun kurduğu yancılar heyeti,
Kendisine tepki gösteren,
Muhalefet partilerinden,
Sivil toplum kuruluşlarına,
Yargı mensuplarından, meslek odalarına kadar,
Toplumun tüm dinamiklerine ortak bir cümleyle hitap etti.
Sen Kimsin?
Bazen de yanına Ya ilave ederek
Öyle sık kullandı ki bu soru cümlesini,
Hem küçümseyip hem azarlarken
Kendisi dışında kimse kalmadı sorgulamadığı.
*
Şimdi, sorgulama sırası,
Sen kimsin ya? Diye sorma sırası halkta.
7 Haziran’da halk,
AKP’nin tüm meraklılarına bu sorunun cevabını verecek.
Bu cevap sayesinde AKP, beğenmediği muhalefetin yerini alacak,
Ve muhalefet partisi nasıl olurmuş, herkese gösterecek.
Örnek bir iktidar olamadı ama
İnanıyorum, örnek bir muhalefet kazanacak ülkemiz.
