Parayla gazete mi olur?
Haftanın sorusu bu; Parayla gazete mi olur?
Bu nasıl bir soru ben anlamadım.
Bu soruyu soran kafanın düşüncelerini öğrenmek bile istemiyorum.
Ama gazete neyle olur, gazetenin bizim bilmediğimiz başka bir takas değeri mi var? Diye de sormadan edemiyor insan.
Yazıya başlık olan soruyu soranlar, sadece konuşuyorlar. Söylediklerinden ne kendileri ne de başkaları bir şey anlıyor.
Kafasında oluşan soruları değil duydukları soruları gazeteciler cevaplandırsın istiyorlar.
Her konuda olduğu gibi gazetecilik işinin de uzmanı bunlar.
Her girilen ortamda gazetecilerin neyi yapıp yapmadığını, neyi, neden yazdıkları ya da yazmadıklarıyla ilgili konuşuyorlar.
Her konuda çok şey bilirler bunlar ama anlatamazlar.
Onlara göre konuşsa yer yerinden oynar ama onlar konuşmazlar.
Ne bildikleri vardır aslında ne de bildiklerini anlatacak cesaretleri.
Başlarına dert açabilecek hiçbir konuda konuşmazlar.
Kendisinden çıkan bir şey yoktur ama onlar söze, bak benden duymadın ha, diye başlarlar, benden çıktığı anlaşılırsa yakarsın beni diye sürdürürler.
Gazeteciler tanır bunları, dinleseler bile ciddiye almazlar.
İyi Gün, Kötü Gün Ayırımı Yapmadan
Bir konuyu araştırırken bir söze rastladım.
Büyük Hun İmparatoruna ait olduğu belirtiliyor.
Sözün kime ait olduğu değil konumuz, bizzat kendisi.
“En değerli çabalarınızın arkadaşlarınız tarafından lanetleneceğini bilin. Siz mükemmel oldukça en çok acıyı çekecek onlardır.”
Bu sözde, çok küçük bir doğruluk payı bile olsa durum vahim.
İnsan ilişkilerindeki aksaklığın nereden geldiğini göstermesi bakımından da çok önemli.
İşte benim anladıklarım;
Bazı insanlar siz ağlarken yanınızda olurlar.
Şefkat gösterir, sıkıntılarınızı paylaşırlar.
‘Kötü gün dostum’ diyerek yere göğe sığdıramayız onları.
Bir karara varmadan önce bir de iyi gününüzde görmeliyiz, bu dostlarımızı.
İyi günde de dosta ihtiyacımız var.
Güzel olanı paylaşmadan, nasıl mutlu olur insan.
Kötü gün dostlarımız, iyi günlerimizde de yanımızda olmalı, başarımızı kutlayıp mutluluğumuzu paylaşabilmelidir.
İyi gün dostu bulmak, kötü gün dostu bulmaktan daha zor olmamalı.
Bizler hep, kötü gün dostlarımızı önemsedik.
Kötü günde yanımızda olana gerçek dost gözüyle baktık.
Dost, dost olarak kalabilmeli.
İyi gün, kötü gün ayırımı yapmadan,
Her hal ve şartta yanımızda olabilmelidir.