Dinlemeyin!
Hırsızları, din sömürücülerini, ötekileştirenleri, yalancıları, mağdur edebiyatı yapanları, kibirlileri, kindarları, cahilleri, “biz” bilinci gelişmeyenleri, cumhuriyetimizin değerlerini yağmalayanları, şarlatanları, ülke harıl harıl soyulurken horul horul uyuyanları, tek kitaplıları, fesatları, yetim hakkı yiyenleri, yedikleri kuzular için ağlayan kurtları, değişime direnenleri, ucuz övgüler düzenleri, kurnazlığı zekâ sayanları, tehdit savuranları, sanata tükürenleri, uzaktan adam gibi görünen ama adamlıktan uzak olanları dinlemeyin!
“Ben Kalender Meşrebim Ama Güzel Çirkin Ararım” kitabından
————- ——————–
Yüreği Kirlenenleri Su Temizleyemez
İnsanı acı değil kendine acımak bitirir. Sizi sizden başkası hayal kırıklığına uğratamaz. Aklınızın özgürlüğünü kilitlemeyin.
Kimsenin koltuk deyneyi olmayın. Dişlerinizi dökebilirler ama düşlerinizi dökemezler. Hayattan düşmemek için pedal çevirmeye devam edin.
Herkesi dinleyin ama yüreğinizin sesine koşun. Gülüşünüzü solduran ve sürekli açık arayan paranoyaklardan uzak durun.
Kötüye bulaşmayın. Yüreği kirlenenleri su temizleyemez. Sökük kişilikteyse dikiş tutmaz.
Acılarınızı hissetmeyenler yaralarını iyileştiremezler. Yokluğunuzdan korkacak insanlar biriktirin.
Yeşilliğinizi inatçı ayazlara çaldırmayın… “Kula Minnet Eylemem” kitabından
——————- ——————————–
Nezaket Öfkeden Değerlidir
Voltaire’ye göre nezaket, “Düşünce ve ahlak kültürünün bir simgesidir.”
Nezaket, insanlara saygı göstermek, onların duygularına değer vermek, kabalık ve hantallık çamurundan arınabilmektir.
Nezaket, parayla satın alınamaz ama pek çok şeyi satın alabilir. Nezaket, sabırla birleşince anlamlı başarılar elde edilir.
Nezaket sizi dünyanın en güzel insanı yapar. Size kaba davrananlara bile nezaketli davranabilirseniz karşınızdakini sakinleştirmeniz kolaylaşır. Nezaket, öfkeden değerlidir.
Nezaketli insan hoşgörülüdür. Başkalarını ayıplamaz, küçümsemez, sözünü tutar. Eliyle yaptığını diliyle ziyan etmez.
Herkesle samimi olmak zorunda değiliz ama herkese karşı nezaketli olmak zorundayız. Nezaket bir değerdir ve insanlar değerleriyle değerlidirler.
Nezaket düşüncelerimizin giysisidir. Değerli insan nezaketlidir ama yaltaklanmaz. Basit insanlar yaltaklanırlar ve nezaketli değildirler.
Mevlana, “İnsan kabalıktan kırılır.” der. Nezaketsiz kişi saldırgan köpek gibidir, herkes tarafından taşlanır. Ölçüsüz ve kaba davranışlar sergileyen bu görgüsüzler iletişime ve güvene zarar verirler. Yoksul ama nezaketli bir insanı, zengin ama nezaketsiz bir insana tercih ederiz.
Hz. Ali, “Nezaketsiz ve kaba bir insanın elinden hayat suyu bile olsa içmem.”der.
kişi güzelliklerin zevkine varamaz, onların değerini bilemez. Bunlar, nezaketli kişileri taklit etmeye kalkışırlarsa doğal davranışlarını da yitirirler ve komik duruma düşerler.
Nezaketli insanlar, diğer insanlarla iletişim kurarken şu sözcükleri özenle seçer ve kullanırlar: “Günaydın! Merhaba! İyi günler! Nasılsınız? Geçmiş olsun! Lütfen! Özür dilerim! Kusura bakmayın! Afiyet olsun! …”
Cahil, hırslı ve kibirli siyasetçiler, nezaket değerlerini ve söylemlerini kirletiyorlar. Lanlı lunlu konuşmalar, cibilliyetsizlik suçlamaları, namertlik nutukları, duygu ve din istismarına yönelik söylemler insanlarımızın değerlerine virüs bulaştırıyor. Dini kavramları, yandaşlığın ve dayatmanın bir simgesi olarak kullanıyorlar.
Cehaletin ve cehaletten getirim sağlayanların kurduğu bu kaba tuzaklardan kurtulmamız gerekiyor. Bu dalkavuklar karşısında bile nezaketli olacağız. Birbirimiz seveceğiz ve kurtulacağız. Başka çaremiz yok. “Gölge Etme Başka İhsan İstemem” kitabından
