Yaz tatilim başladığından beri kişisel gelişim ve sağlıklı yaşam üzerine çalışmaya başladım. Evet birçok insana göre ‘şanslı’ olduğu düşünülen meslek grubunda çalıştığım için benim de iki ay yaz tatilim var J
Sanıldığı gibi çok da şanslı değiliz bence. Çünkü insanın boş kalması birçok olumsuzluğu beraberinde getiriyor.
Örneğin ne yapacağını bilemeyen bir grup, zaman öldürmek için beynini ve bedenini kendine zararlı şeylerle dolduruyor. Daha çok yemek yiyor, daha çok sigara içiyor, daha çok tv izliyor, sürekli kendini dinleyerek mutsuz olduğuna ikna oluyor.
Malum havalar da sıcak. İnsanın dışarı çıkma isteğini yok ediyor. Eş durumundan ya da çocuklar yüzünden ve tabii ki ekonomik sebeplerden uzun tatillerin de hayal olduğu, sıkıcı günler birbirini kovalıyor.
Kendimden biliyorum. Öğretmenlik en çok tatile ihtiyaç duyan meslek olabilir evet. Çünkü sürekli çocuklarla çalışmak belli bir süre sonra insanı tüketiyor. Tatil şart.
Ancak tükenmişlik sendromunu gidermenin süresi bana göre en fazla 1 ay. Sonrası sıkıcı bir hal almaya başlıyor.
Kişisel olarak boş kalmayı pek sevmediğim için de bu yaz tatilimi sağlıklı yaşam ve kişisel gelişime ayırdım.
Malum dünyada bireyselleşmeye bağlı olarak bu alanlarda hızla yükselen bir trend var. Dolayısıyla ben de her alanda bu trende maruz kalan bir birey olarak bazı uygulamalara başladım.
Sigarayı bırakıp, sağlıklı beslenme listelerini takip edip, sporu hayatıma sokmanın en uygun zamanı diye düşündüm. Bir ölçüde haklı da çıktım.
Ancak şunu fark ettim ki, insan boş kaldığında daha çok sigara içmek, daha çok yemek yemek, daha çok uyumak istiyor. Çünkü sürekli olarak yapılacak bir aktivite bulmak son derece zorlaşıyor.
Üstelik benim gibi 24 saatin yetmediği şekilde çalışmayı seven biriyseniz yaz tatili gerçekten kabusa dönebiliyor.
Çalışanlar bu fikrimi eleştireceklerdir. Ancak deneyimleme şansları olursa bahsettiğim durumun gerçek olduğunu fark edebilirler.
Çalışmak yaşam şartlarımız için zorunlu olsa da aslında çok daha önemli bir şey veriyor bize. Kendimizi dinlemeye fırsat bulamadan sürekli planlar dahilinde hareket etmek.
Her gün bir sebeple evden çıkmak zorunda olmak sanılanın aksine sağlığımızı koruyan en önemli şey diye düşünüyorum.
Tam da bu yüzden insanlar emekli olduklarında daha çok hastaneye gidiyor ve daha çok hastalıkla uğraşıyor.
Çünkü insanın doğası gereği bir şeylerle uğraşmaya ihtiyacı var. Bu yüzden yorgunluktan şikayet etmek yerine, kendimize biraz zaman ayırarak sağlıklı ve mutlu bireyler olabiliriz diye düşünüyorum.
Mutsuzluğun asıl kaynağı iş değil, kendimize vakit ayırmamak. Emekliliği hayal etmek yerine bizi mutlu edecek aktivitelere biraz zaman ayırmak hayatımızı değiştirebilir.
Denemesi bedava.
