İran’da kısa bir süre önce görüntülü konuşmaya imkan veren 3G internet hizmeti başlatan telefon operatörü için ülkenin önde gelen 4 din adamı “Bu toplumun iffetini bozar” diye fetva yayınladı.
Telefon firmasının kapatılmasını isteyen din adamları, “Bu firma, yıkım ve yolsuzluktan çıkar sağlamaya çalışıyor. Sunulan hizmet İran’ın dini ve siyasal sistemini yıkmaya yönelik ve toplumun namusunu bozar” diyerek tepkilerini dile getirdi.
Suudi Arabistan’da Kral Abdullah’ın danışma heyeti olan 150 sandalyelik Şura’nın ilk kadın üyeleri yemin ederek göreve başladı. Şimdiye kadar tamamı erkeklerden oluşan Şura’da ilk kez 30 kadın göreve başladı. Hükümete tavsiyelerde bulunan bir Danışma Konseyi niteliğindeki Şura’da Kral Abdullah televizyondan yayınlanan törende kadın üyeleri kutladı. Ancak kadınların seçme ve seçilme hakkının şeriata aykırı olduğu gerekçesiyle ülkede yaşanan tartışmalar halen sürüyor.
Yine Suudi Arabistan’da kadınların araba kullanması yasak. Suudi Arabistan’da din adamları, kadınların yanlarında bir erkek olmadan otomobil kullanmasını yasaklayan yasanın kaldırılması halinde, 10 yıla kadar ülkede namuslu kadın kalmayacağı uyarısında bulunuyor. Yüksek Şura’ya sunulan raporda kadınların araba kullanması halinde ülkede fuhuşun, pornografinin ve eşcinselliğin de yaygınlaşacağı öne sürülüyor. Raporda, yasağı kaldırmanın Suudi Arabistan’daki boşanma vakalarını artıracağı da savunulurken, kadınlara direksiyon yasağı uygulamayan Türkiye gibi Müslüman ülkelerde ‘ahlaki çöküntü’nün yaşandığı vurgulanıyor.
Endonezya’nın şeriatla yönetilen Açe bölgesinde kadınların motosiklette erkek sürücünün arkasına bacaklarını açarak binmesi yasak. Belediye başkanı Suaydi Yahya, yaptığı açıklamada yasağın, halkın ahlaki değer ve davranışlarını muhafaza etmeye yönelik olduğunu söylüyor. Resmi dairelere ve kent halkına yeni yasağı duyuran bildiriler dağıtılırken, motosiklet sürmesi zaten yasak olan kadınların arkada yolculuk ederken de yan oturmaları gerektiği söyleniyor.
Afganistan devlet başkanı Hamit Karzai, Afganistan’daki din alimleri kurulunun hazırladığı, “davranış kuralları” belgesini onayladı. Böylelikle Afganistan’da ”Müslüman erkeklerin kadınlarını dövebilecekleri yasalaşmış oldu. Böylelikle görücü usulü evliliği reddetmek, 8 yaş üzerindeki kızların okula gitmesi, kan bağı olmadan bir erkekle sokaklarda gözükmek, burka giymemek, topuklu ayakkabı giymek, bir erkeğin sizi duyabileceği ses tonuyla konuşmak, zemin ya da 1. katta oturan kadınların pencereden yansımasının vurması, balkona çıkmak, yanında bir erkek olmadan taksiye binmek, bisiklet veya motosiklet sürmek gibi ‘suçlar’ işleyen kadınlar dayağı resmen hak etmiş sayılıyor.
Yine Afganistan’da öldüresiye dövülen, tecavüze uğrayan ve hamile kalan bir kadın zina suçundan 12 yıl hapis cezası almıştı. Özellikle Avrupa’dan gelen baskılar üzerine devlet başkanı Karzai, tecavüze uğrayan kadını tek şartla affedebileceğini açıklamıştı. Şart ise kadının tecavüzcüsüyle evlenmesiydi. Gülnaz adlı kadın zorunlu olarak bu şartı kabul etti…
Pakistan’da evlenmek istemeyen Fazilet adlı genç kadının burnu ve kulakları, iki dayısı tarafından kesildi. İstedikleri erkekle evlenmek istemeyen Fazilet’e iki dayısı korkunç bir ceza verdi.
Fazilet korkunç anları şöyle anlattı: “Annem evlenmeme rıza göstermeyince iki dayım eve gelerek beni öldüreceklerini söylediler. Önce beni boğmaya çalıştılar. Sonra tecavüz etmeye kalkıştılar.
Sonra Seher Muhammed adlı dayım bıçağını çıkardı. Seni öyle bir durumda bırakacağım ki; hiç kimse seninle evlenmek istemeyecek dedi. Bıçağıyla burnumu ve kulaklarımı kesti.”
Yorumlar kapalı.