Haftanın Sözü:
Bir millet uyuyorsa uyandırmak kolaydır ama uyumadığı halde uyuyor gibi yapıyorsa ne yapsanız yararsız, uyandıramazsınız.(İndra Ghandi)
Haftanın Fıkrası:
Gürültüyü Önleme Taktiği
Yaşlı bir adam emekliye ayrılır ve bir okulun yanında küçük bir ev satın alır. Huzur içindedir ama bu durum uzun sürmez. Okullar açılınca dersten çıkan bir grup öğrenci yol kenarındaki çöp bidonlarını tekmelemeye ve bağırıp çağırmaya başlarlar.
Yaşlı adam bu çekilmez gürültüyü önlemek için çocukların yanına gider ve onlara şöyle der:
– Çok tatlı ve eğlenceli çocuklarsınız. Bana çocukluğumu hatırlatıyorsunuz. Bu neşenizi sürdürmenizi istiyorum. Her gün evimin önünden geçerken gürültü yaparsanız size birer lira veririm.
Bu teklif çocukların çok hoşuna gider ve gürültü yapmaya devam ederler. Yaşlı adam birkaç gün sonra tekrar çocukların yanına gider ve şu teklifte bulunur:
– Çocuklar! Enflasyon beni zor durumda bıraktı. Bundan sonra sizlere sadece yirmi beşer kuruş verebilirim. Tamam mı?
Bu teklif çocukların hiç hoşuna gitmez. İçlerinden bir şu yanıtı verir:
– Günde yirmi beş kuruş için bu işi yapamayız. Biz işi bırakıyoruz.
Haftanın Şiiri:
Yaşamaya Dair
Yaşamak şakaya gelmez
Büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın
İşin gücün yaşamak olacak
Öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı
Yetmişinde bile zeytin dikeceksin
Hem de öyle çocuklara kalır falan diye değil
Ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için
Diyelim ki ağır ameliyatlık hastayız
Masadan kalkamama ihtimali de var
Duymamak mümkün değilse de erken gitmenin kederini
Biz yine de güleceğiz anlatılan Bektaşi fıkrasına.
(Nazım Hikmet / Kısaltılmıştır)