Türkiye’de 2015 yılı sonunda taşıt sayısının %6,2 artışla 19 milyon 994 bin 472’ye,
Bu artışa paralel olarak trafik kaza sayısı da % 9,5 artışla 1 milyon 313 bin 359’a ulaşmış.
*
Gerek araç,
Gerekse kaza sayısında,
Türkiye ortalamasının gerisinde kaldığımızı düşünmüyorum.
Hatta biraz daha karamsarım.
Ve Yenişehir’deki oranların bu rakamların üstünde olduğuna inanıyorum.
*
Hazır söz açılmışken
Birileri bilgilendirse de biz de öğrensek.
Emniyet müdürlüğünün eskiden böyle alışkanlıkları vardı.
Araç sayılarını,
Kaza oranları açıklarlar,
Önceki yıllarla kıyaslama şansı doğardı.
*
Yenişehir’de çok ciddi bir trafik sorunumuz var.
Araç kullanmanın kuralları unutuldu.
Birileri,
Aracına biniyor, İznik yolu gibi hareketli bir güzergahta,
Olabilecek en küçük vitesle,
Sevdiği müzik eşliğinde tur atıyor.
Arkasındaki trafiğin sıkışmış olması da umurunda değil.
*
Yine birileri,
İstisnasız her alanı park yeri olarak görüyor,
Derviş Eroğlu bulvarının yeni yapılan yaya kaldırımları da dahil olmak üzere
Dilediği yere,
Dilediği şekilde park ediyor,
Ve hiç kimse,
Nedir bu kardeşim? Diye sormuyor.
*
Bir de gösteriş budalası zavallılar var aynı trafikte.
Egzozları, yüksek sese göre ayarlanmış,
Senin benim arabama benzemiyor çıkardıkları sesler.
Kendilerinin teşrif etmekte olduklarını,
Kilometrelerce uzaktan anlamanız için hazırlanmış,
Özel imalat çok sesli egzozlar bunlar.
Diledikleri yerde geziyor,
Diledikleri kadar ses çıkartıyorlar.
Hangi dönemden kaldığını bilmediğim,
Favori müzikleri ise tam bir klasik(!)
Üstelik bu konuda çok cömertler.
Hiç kimseden esirgemiyorlar,
Dinledikleri güzel müziklerinin sesini.
Seyyar satıcılar gibi zaman zaman duruyor,
Ve uzun uzun dinlemenize imkan veriyorlar.
*
Pardon,
Asıl trafik centilmenlerini unuttum.
Motosiklet sürücükleri.
Hangi yaş grubundan olduklarının,
Ne tür bir motora bindiklerinin bir önemi yok.
Ortak özellikleri sağır olmaları.
Aksi halde,
Çıkardıkları seslere katlanamazlar kendileri bile.
Kamyonlar gibi ara gazıyla geziyorlar.
Ben bunlara da,
Siz ne yapıyorsunuz? Diye soran birilerini görmedim.
Dileyen, dilediğini dilediği gibi yapıyor.
*
İnsanlar,
Yasalar olmasa, diye başlıyor, şikayetlerine,
Onlarla ilgili, dilediklerini diledikleri şekilde yapabilmeyi konuşuyorlar.
Memleketin başsız olmadığını düşünüyorlar sonra.
Polisimiz var, gerekeni yapacaktır, Diye umutlanıyorlar.
*
Evet, sıkıntının adı kuralsız yaşama alışkanlığı.
Sıkıntının adı gürültü kirliliği.
Sıkıntının adı, yaralanma ve ölümle biten kazalar.
Ve sıkıntının adı geliyorum diyen bela.
Sıkıntının adı kuralsızlığın kural olması.
Hemen herkes,
Başkalarının canını bari yakmasalar, diye endişelenirken
Bunlardan biriyle bir yerde karşı karşıya gelmemeyi diliyor,
Birilerinin, artık bir şeyler yapacağına inanmak istiyorlar.
Ben de öyle.
0
Mutlu
0
Üzgün
0
Sinirli
0
Şaşırmış
0
Virüslü
