Tutsaklık nedir? Kölelikle tutsaklık aynı şey midir?
Bazı insanlar tutsaklıkla köleliği birbirine karıştırırlar. Her kölelik tutsaklıktır ama her tutsaklık kölelik değildir. Günümüz dünyasında kölelik büyük ölçüde kalkmıştır ama tutsaklık ağırlaşarak artmaktadır.
Goethe, “Özgür olmadıkları halde kendilerini özgür sananlar asıl tutsaklardır.” der.
Bazı İnsanlar tutkularının, cimriliklerinin, mal mülk hırsının, paranın, korkunun, kibirliliğin, cehaletin, vicdan kirliliğinin ve dalkavukluğun tutsağıdırlar. Bazıları da geçmişlerinin tutsağı olurlar.
Başkalarından emir alanlar, hakkını arayamayanlar, boyun eğenler, düşüncelerini söylemekten korkanlar, sorgulayamayanlar, direnmek yerine kurnazlığı ve çakallığı seçenler, adaletsizliklere baş kaldıramayanlar tutsaktırlar.
Para kazanmayı, şöhret olmayı, rahat etmeyi, istediği makama yerleşmeyi öncelikleri arasına alanlar kolayca tutsak alınırlar. Bunlar kazanma tutsağıdırlar. Akılları, iradeleri ve onurları kandırılmıştır. Böylelerini yönetmek, pis işlerde kullanmak kolaylaşır. İşte bu yüzden tutsaklar dost olamazlar.
İnsan bazen bir düşünce üzerinde o kadar ısrar eder ki o düşüncenin tutsağı olur. Sabit fikirli dediğimiz bu kişiler farklı düşüncelere, yeniliklere beyinlerini kapatan yobazlardır. Bu tür yobazlar bazen cahiller kadar tehlikeli olabilirler.
İnsan, niçin tutsak olduğunu anlamadan, sorgulamadan tutsaklıktan kurtulamaz. Tutsaklar, kendi güçlerinin farkında değildirler. Özgürlüğün tadını alamamışlardır.
Azla yetinmesini bilen, sade bir yaşam süren, hırslarını denetleyebilen, okuyan, soran sorgulayan, özgürlüğü için ölümü göze alabilen insanları tutsak edemezsiniz.
Tutsaklık, kişiyi öyle alçaltır ki sonunda tutsaklığı sever. Böylelerinin gelir kaynakları itaat etmek, diz çökmek, efendilerinin ağızlarıyla konuşmak ve biat etmektir.
Bir ulusun yarısı özgür, diğer yarısı tutsaksa o ulus çöker.
“Gölge Etme Başka İhsan İstemem” kitabından
—————————-
Farklı Olandan Korkarlar
Cahiller rahat etsin diye kendinizi sansürlemeyin çünkü ederinden fazla değer soytarıyı kral eder. Cahillerle sefa süreceğinize aydınlarla cefa çekin.
Kendi cahilliğinizle de savaşın, öğrenmeden inanmayın. Olgunlaşmadan çürüyenleri, ufku küçük kini büyük olanları hayatınıza sokmayın çünkü olumlu düşünmek kötüleri iyi yapmaz.
Cahiller güce taparlar, güce tapanların olduğu yerde adalet yoktur. Farklı olandan korkarlar ve onu hemen yok ederler. Onlardan sevecenlik beklemeyin.
Cehaleti mutluluk sayanlardan uzak durun. Karanlığa bir mum da siz yakın.
Unutmayın! Kitapları yakanlarla insanları yakanlar aynı kabilelerdir…
“ Kula Minnet Eylemem” kitabından