Ne kadar çabuk unuttuğumuzu sorguluyorum birkaç gündür. Hem kişisel yaşamımızda hem de toplumsal bilincimizde.
Unutmasak yaşayamayız belki doğru, ama çok hızlı olmuyor mu her seferinde?
Günler çok hızlı geçiyor, olaylar çok hızlı şekil değiştiriyor, yaşananlar çok hızlı siliniyor hafızalardan…
Yakınımızı kaybediyoruz mesela ölüm diyoruz, hepimizin başına gelecek bir gün…
Başlıyoruz hayatı sorgulamaya hemen o an da.
Ne yapıyorum ben, ne kadar yaşıyorum ki, neden bu kadar çalışıyorum, ya da neden sevdiklerimle daha fazla zaman geçirmiyorum?
Sonra o an ki hayatımızda yaşadıklarımız ve ruh halimizle doğru orantılı bir süreç geçiriyoruz, belki bir gün belki bir saat belki de bir hafta…
Bir bakıyoruz bütün sorgular sona ermiş ve hatta geçen sürede kendi adına ‘ben artık böyle yapmalıyım’ tarzı tüm cümleler hiç kurulmamış gibi başka bir koşuşturmanın içinde buluyoruz kendimizi.
Yaşadığımız olaydan etkilenme durumumuza bağlı olarak arada aklımıza geliyor, bir iç çekiyoruz ve hemen hiçbir şey olmamış noktasına geri dönüyoruz.
Yaşadığımız ülkede bir şeyler oluyor, insanlar ölüyor, toplumsal olarak hakarete uğruyoruz, çok sinirleniyoruz, tepki vermek istiyoruz hatta belki elimizden geleni yapıyoruz…
Sonra durumlar yatışıyor, biraz zaman geçiyor ve sanki o ateşli tepki veren biz değilmişiz gibi her şeyi tamamen unutuyoruz.
Benim bunu sorgulamamın sebebi ne oldu peki?
Çok değil üç hafta önce, ülkece çok büyük bir felakete şahit olduk.
Yüzlerce insan öldü, aileleri darmadağın oldu, yetkililer acılı insanlara, hatta acıyı hissedip tepki verenlere hakaret eden söylemler ve tavırlar gösterdi.
Herkes ayaklandı, tüm sosyal medya hop oturup hop kalktı. Ve tüm bu olanlar sadece 3 gün sürdü. 4. Gün sosyal medyada yemek fotoğrafları, düğün eğlenceleri, atarlı mesaj içeren paragraflar geri geldi. Peki, ne oldu?
Unutuldu…
Sanırım artık insani duygular bile sanallaştı.
Ben artık kimsenin gerçekten üzüldüğüne, gerçekten kızdığına, gerçekten mutlu olduğuna inanamıyorum.
Belki de gerçekten duyguları yaşayabilmek için vakit yok.
Evet, gerçekten unutmasak yaşayamayız belki.
Yaşamanın yolu, devam etmenin yolu unutmaktan geçiyor.
Yine de bu kadar hızlı mı olmalı?
İnsan olmak, ders çıkarmak, daha sakin yaşamak mümkün değil mi?
Toplum ya da birey olarak balık hafızalı olmak gerçekten yaşamanın en kolay yolu mu?
Yorumlar kapalı.