Atamızın dediği gibi “Hayatta en gerçek yol gösterici bilimdir.
Bilim; akrabalar tarafından yağma edilemeyen, hırsızlar tarafından çalınamayan ve başkalarıyla paylaşınca azalmayan tek servettir.
Bilim gerçeğin şiiridir. İnsan aklı gıdasını bilimden alır. Bilmek, görmek, enemek, merak etmek, anlamak, keşfetmek insan aklının doğasıdır, bu bir tercih değil zorunluluktur.
Bilim evreni kuşkuyla sorgular, gerçeğe giden yollara ışık tutar ve bizi tutsaklıktan kurtarır. Bilim adamları cehaletle korkusuzca savaşırlar.
Bilimin ışığından uzaklaşan topum şarlatanların ellerinde çürür. Her şeyi bildiklerini iddia eden bu safsatacılar, bilimin yolunu kapatırlar.
Bilim dışına itilmiş toplumlarda merak duygusu körleşir. İnsanlar bilmediklerini önemsiz görmeye başlarlar ya da onlardan korkarlar. Batıl inançlardan ve cehaletten azgınlaşan fanatizm düşünen ve sorgulayan insanların hayatını cehenneme çevirir.
Bilgisiz kafa, suyu olmayan bir şehre benzer. Bilim bize gerçeği vaat eder, huzuru ve mutluluğu vaat etmez.
Bilim zayıf akıllı, cahil, kibirli ve ahlaksız bir kişinin elinde korkunç bir silaha dönüşebilir. Bu bilimin suçu değil, bilimden uzaklaşıp diktatörlere yol vermen kör kitlenin suçudur.
“Ben Kalender Meşrebim Ama Güzel Çirkin Ararım” kitabından
———————————————–
Siz Makine Ya Da Koyun Değilsiniz
Umutlarını bırakanlar her şeyden şikâyet etmeye başlarlar. Oysa kış bahara dönerken kötüleşmez. Yağmurdan sonra mutlaka güneş açar. Ellerinizi bırakmayın çünkü birlikteysek güçlüyüz. Hiçbirimiz hepimiz kadar akıllı değiliz. Eğer birlikte yürümeyeceksek bacaklarımıza ihtiyacımız yok. Bize özgürlüğümüz için savaşmayı öğreten Atamızı incitmeyin. Hayatlarının yarısını uyuyarak diğer yarısın da uyutularak geçirenler gibi yaşayamazsınız. Siz makine ya da koyun değilsiniz. Hep aynı kalmakta ısrar edenler çürürler. Hareket etmezsen zincirlerini fark edemezsin. Kara gün kararıp gitmez. Kırılacağız ama eğilmeyeceğiz…
“Kula Minnet Eylemem” kitabından
