Sehven
Sehven sözcüğü, “Yanlışlıkla” anlamını karşılıyor.
Dinci zihniyetin sinirli yetkilileri, her rezilliğin ardından bu sözcüğe sığınıyorlar. Önceden:
“Bana komplo kurdular; bunlar montaj” derlerdi. Şimdi “Sehven” deyip asıl niyetlerini ya da pisliklerini örtmeye çalışıyorlar.
“Yanlış yaptım, sorumlu benim, sonuçlarına katlanırım.” diyecek cesaretleri yok. “Sehven” diyerek kamuoyunu yumuşatmaya çalışıyorlar. Kimse üzerine alınmıyor; faili meçhul yaratıp sorunu kapatıyorlar.
*
Silivri Soğuktur Şimdi
12 Eylül’ün faşist generalleri ve onların dalkavukları; aydınlarımızı, bilim insanlarımızı, gazetecilerimizi, devrimci gençlerimizi, sanatçılarımızı “Ziverbey Köşkü” ile korkuturdu, Orası işkence yeriydi.
Bu iktidarın beslemeleri de: “Silivri soğuktur şimdi.” zırvasıyla muhalifleri tehdit ediyor. İktidarı eleştirirseniz, susmazsanız, yolsuzlukları araştırırsanız gideceğiniz yer Silivri Cezaevi’dir demeye getiriyor.
İşin ilginç yanı şu: Demokrat geçinen bazı aydınlar bu espriyi ciddiye aldılar. “Daha çok konuşmak isterdim ama Silivri soğuktur şimdi.” diyorlar. Bu tutumlarıyla iktidarın ekmeğine yağ sürüyorlar.
Silivri Cezaevi onurlu insanların yattığı yerdir. O Silivri denen cehennemde aydınlarımız, gazetecilerimiz, bilim insanlarımız, sanatçılarımız yıllarca yattılar. Kimisi kansere yakalandı ve öldü, kimisi canına kıydı ama boyun eğmediler, direndiler, üşümediler.
Boyun eğmiyor, direniyor ve üşümüyorlar.
O kahramanlar zalimlere, zorbalara ve korkaklara şöyle seslendiler: “Sizden korkan sizin gibi olsun!”