MHP Yenişehir teşkilatının 3 ay önce yapılan genel kuruluna, muhalif kesimin adayı olarak giren ve o dönemde İlçe Başkanı olarak görev yapan Celal Çekil’e karşı yarışarak ilçe başkanı olan Önder Köse ve ekibi görevden alındı.
MHP Yenişehir İlçe Kongresi 12 Mart 2017 günü yapılmış, Kongreye ilçe başkanı olarak giren ve favori olarak gösterilen Celal Çekil listesi 131 oy alırken Önder Köse 168 oyla kongrenin kazananı olmuştu.
MHP Bursa Milletvekili ve Parti Genel Sekreteri İsmet Büyükataman, geçen hafta Yenişehir, Mustafakemalpaşa ve Mudanya ilçe yönetimlerinin görevden alındığını açıklamıştı.
İlçe Başkanı Önden Köse, haberi doğruladı ancak kendilerine ulaşan resmi bir belgenin olmadığını belirtti ve konuyla ilgili daha sonra Yenişehir kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla açıklama yapacağını söyledi.
Edinilen bilgilere göre, görevden alınan isimler yerine yeni atamalar yapılacak. Yeni atanacak yönetim listesinde kimin olacağı, İlçe Başkanı olarak kimin görevlendirileceği merak konusu oldu.
Merak edilen diğer bir konu ise 3 ay önce seçim kaybeden Celal Çekil’in, kendisine yapılacak bir teklif sonrasında ne yapacağı oldu.
MHP İlçe Başkanı Önder Köse ve Yönetim Kurulu Üyeleri olayın sonrasında parti lokalinde yaptıkları basın açıklamasında, 3 ay önce yapılan genel kurul öncesi ve sonrasındaki gelişmeleri özetmeyip görevden alınmalarını değerlendirdi.
Açıklama özetle şöyle:
Nitekim atanmış ilçe başkanı, kongre de oy kullanacak 400 delegenin çoğunluğunu değiştirmesine ve kendilerine uygun delege yazmasına rağmen, “Ülkücü Ülkücünün Öz Kardeşidir” sloganıyla girdiğimiz yarışta, Yenişehir’de Milliyetçi ve Ülkücü iradeyi oluşturan delegelerimizin ezici bir çoğunlukla desteğini alarak bu davaya gönül vermiş ekip arkadaşlarımla birlikte göreve başladık. Partimizin gerçek sahipleri olan delegelerin, Milliyetçi Hareket Partisi’nin Yenişehir’deki geleceği için, bizlere güvenmesi ve bizleri desteklemesi benim ve ekip arkadaşlarım için en büyük onurdur.
Göreve başladığımız tarihten bugüne kadar bize verilen görevi en iyi şekilde yaptık. Demokratik yollarla, ilçe delegelerimiz tarafından bize tevdi edilen bu görevi layıkıyla ve yüzümüzün akıyla bugünlere taşıdık. Çok şükür ki, bu görev süresinde başımızı öne eğecek, teşkilatımızı sıkıntıya sokacak hiçbir olayda ve oluşumda bulunmadık. Görev yaptığımız dönem boyunca, köy-köy, kapı-kapı gezdik ve hemşerilerimizi partimize davet ettik. Delegelerimiz ve üyelerimiz arasında birlik ve beraberliği en üst seviyeye çıkarmaya çalıştık. İlçe gündemimiz ile ilgili birçok önemli konuda basın açıklamaları yaptık. Yaptığımız çalışma ve faaliyetler, bırakın Bursa basınını ülke gündeminde dahi yer buldu. İlçe başkanı olarak görev yaptığım dönemde, ayırım yapmadan tüm hemşerilerimizin taleplerini karşılamaya çalıştık. Sevinçlerine ortak olduk, dertleri ile dertlendik.
Bu çalışmalarımızın tamamını, 10'lu yaşlarımızda girdiğimiz ilim irfan yuvası olan Ülkü ocaklarımızın tevhidi tedrisatından geçerek ve ülküdaşlık hukukuna samimiyetle bağlı kalarak yaptık. Özellikle referandum süreci ile birlikte ülkemizde ve ilçemizde Milliyetçi Hareket Partisi’nin, AKP’nin yedek lastiği olduğu sözlerine ve imasına karşı mücadele ettik. Partimizin toplum içerisinde bu şekilde oluşan algısını kırmak için büyük mücadeleler verdik. Sonunda bunda da elhamdülillah başarılı olduk. Kısa sürede yaptığımız etkili çalışmalarla, taraflı tarafsız Yenişehir’de hemşerilerimizin takdirini kazanarak 2019 yerel seçimleri için en etkili ve iddialı parti konumuna geldik.
Bizler siyaset yapmak için ülkücü olmadık.Basın açıklarımızla her zaman gündemde olduk. ilçe halkımızın sorun ve sıkıntılarının devamlı takipçisi olduk ilçemiz için katma değer yaratacak her işte diğer sivil toplum örgütleriyle de istişarelerde bulunarak görev almaya da devam edeceğiz.
Bu başarılı çalışmalarımız dolayısıyla Genel Merkez ve İl Başkanlığımız tarafından da birçok kez tebrik ve takdir telefonları aldık. Ancak düne kadar yönetimimizi takdir beyanında bulunanların bugünkü karar ve tavırlarındaki samimiyeti ülkücü vicdanın ve kamuoyunun takdirlerine sunuyoruz.
Yaptığımız bunca başarılı çalışmalara rağmen, milliyetçi ve ülkücü iradenin Yenişehir’deki sahibi delegelerimizin oyları ile demokratik yollardan geldiğimiz bu kutsal görevden alındığımızı 8 Haziran 2017 Perşembe akşamı usulsüz ve üzücü bir biçimde öğrendik. Zira, bu bilgiyi bir sosyal medya paylaşımında sokaktaki vatandaşımızla aynı anda gördük. Bu saate kadar Yenişehir İlçe teşkilatının feshiyle ilgili Kaymakamlıktan veya MHP Bursa İl Teşkilatından tarafımıza bir bildirimde bulunulmamıştır.
Bizim İçin Dünya'daki Hiçbir Makam, Delegelerimizin Ve Milletimizin İradesinden Daha Değerli Değildir.
Tepede siyaset üretmesi beklenenler, gerekli siyaset rüzgarı estiremeyince, başarısızlıklarının bedelini maalesef ülkücü tabana yüklemektedirler. Hiçbir bedel ve karşılık beklemeksizin her şeyini ortaya koyan bizler bunu hiçbir zaman hak etmedik. Ülke genelinde alınan bu tür kararlar Partimizin ve davamızın kurucusu Cennet Mekan Başbuğumuz Alparslan Türkeş’in kemiklerini sızlatmaktan öteye gitmemektedir. Ki, alınan bu kararla partimizde ne demokrasi, ne adalet, ne hak, ne de hukukun kalmadığı görülmektedir. Hukuksuz ve adaletsiz yönetiminden dolayı ülkemizi kaosa sürükleyen AKP’yi eleştirmesi ve onun karşısında halkın en büyük alternatifi olması beklenen koskoca MHP’nin düşürüldüğü durum içler acısıdır.
Görevimiz süresince dava şuuru gereği hep, önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben düsturunu benimsedik. Halka hizmetin Hakka hizmet olduğu düşüncesinden asla ayrılmadık. Adaletli olmaya özen gösterdik. Görevimiz gereği yaptığımız işler hal ve hareketimizden dolayı bir gün ilahi adalete hesap vereceğimizi hiç bir zaman aklımızdan çıkarmadık. Dava adamı olmanın unvanını şeref madalyası olarak göğsümüzde son nefesimize kadar taşıyacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın. Makamlar, mevkiler geçici, dava adamlığı kalıcıdır. Davamız, kadim kültürümüzün bugüne taşınan değerlerimizin bütünüdür. Dava adamlığımız ülkücülüğümüzdür. Bizler bugüne kadar kimsenin adamı olmadık, sadece ve sadece davamızın adamı olduk. Genel Merkezimizin yapmış olduğu açıklamalar ve parti içi uygulamaları ile ülkücü vicdanlarda kapanması zor derin yaralar açmaktadır. Demokrasi ve tabanın görüşünden uzak alınan bu kararlar MHP’nin İktidara yürüyüşüne engel olacak kararlardır.
Genel Merkez ve Bursa İl Teşkilatı herhalde, Yenişehir’de partiye atanacak ilçe başkanı ve yönetici arkadaşların insanların içine çıkmakta zorlanacaklarını düşünmüştür. Hangi delegeye, hangi ülkücüye, hangi milliyetçiye ne anlatacaklar? Seçim dolayısıyla vatandaşa gittiklerinde Demokrasi’den, Hak’tan, Hukuk’tan, cennet mekan Başbuğumuz Alparslan Türkeş’in mirasından, nasıl bahsedecekler? Bunları dile getirirken utanmayacaklar mı? Kendi delegelerinin güvenini, oyunu alamayan bir yönetim halk’tan nasıl oy alacak? “Adalet ve Demokrasi olmazsa olmazımızdır, Belediyeyi aldığımızda bu değerlerle yöneteceğiz, herkese eşit davranacağız” nasıl diyecekler? Hadi umursamadılar ve dediler, halkımız buna inanır mı? “Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz” tenkitlerine kulak mı tıkayacaklar?
Bu Dava İçin Bir Önder Ölür, Bin Önder Doğarız.
Ayakların baş, başların ayak olduğu bir ülkede, at izinin it izine karıştığı bu ortamda, kurt izini izlememiz elzemdir. Bu gidiş, gidiş değildir. MHP delegesinin ezici çoğunluğu ile kongre kazanılan bir ortamda fesih mekanizmaları ile sonuç elde etmek imkansızdır. Az buçuk siyasetten anlayan, ülkücüleri tanıyan herkes bunu bilir. Ülkücüler zordan korkmaz. Bu hareketin nerelerden geldiğini bilenlerdeniz. Bu partiyi ne meşakkatlerle bu noktaya getirdiğimizi unutmadık. MHP bize Başbuğumuzun emanetidir. Bu emanete sahip çıkmak hepimizin boynunun borcudur. Bu emanete teşkilatları feshederek, partinin kurumsal kimliğine zarar veren icraatlara imza atarak sahip çıkamayız. Yenişehir’de Önder Köse’yi ve yönetimini görevden alarak bu partiyi, bu davayı yok etmeye çalışabilirsiniz. Ama şundan emin olunmalıdır ki, “Bu dava için bir Önder ölür, bin Önder doğarız.”
Parti içi demokrasinin bitirildiği partimizde, tabanla tamamen zıt bir şekilde hareket ederek büyük bir buhran dönemine girilmiştir. Milliyetçi Hareket Partisi'nin ikinci bir Ergenekon yaşama dönemi geldi de geçiyor. Gelecek nesillere, teşkilatlarını kapatan, fesheden, tabanını dinlemeyen bir parti mirası bırakmak istemiyorsak bu uygulamalara bir son verilmelidir. Bizi görevden alarak yüreğimizden MHP ve Ülkücü Hareket'in mührünü söküp atacaklarını sananlar yanılıyorlar veya bizi kendileriyle karıştırıyorlar. Teşkilatımızı feshedebilirler, ancak ilçemize ve ülkümüze hizmet yolunu asla kapatamazlar. Bizim geleneklerimizde görev ilçe başkanlığı yönetim kurulu üyeliği değildir MHP ve ülkücü hareketin bir neferi olarak onurlu şerefli bir şekilde partimizin üyesi olarak kalmak da bir hizmettir. Bugün görevden alınabiliriz ama yüreğimizdeki ülkü denilen nazlı gelini kimse söküp atamayacaktır.
Söz Konusu Vatansa Gerisi Teferruat’tır.
Şahsım ve yönetim kurulu üyelerim ömrümüzü ve bütün varlığımızı, vatanımız ve ülkümüz adına karşılıksız olarak ortaya koyduk ve bundan sonra da koyacağız. Biz bu anlamda siyasetçi değil, Ülkücü Hareketin ve Türk Milliyetçiliği’nin hizmetkârlarıyız. Yıllarını bu partiye vererek, bu güne kadar teşkilatta gecesini gündüzüne katarak, Milliyetçi Hareketin iktidar olması için mücadele eden yönetim kurulu üyesi arkadaşlarımın her birine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Yönetimde görev alarak dik duruş sergileyen bayan arkadaşlarımıza özellikle minnettarım.
Yenişehirli hemşerilerime, değerli eşime ve ülküdaşlarıma teşekkür ediyorum. Görev sürem içerisinde hiç kimseyi kırmamaya ve hak yememeye özellikle dikkat ettim. Ama özellikle Milliyetçi Hareket Partisinin şerefli, onurlu delegeleri ve üyeleri ile kıymetli Yenişehirli hemşerilerimden haklarını helal etmelerini istiyorum.