Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanan dershane ve etüt merkezlerinin kaldırılmasına yönelik kanun taslağına tepkiler sürüyor. Yenişehir’de faaliyet gösteren Fem, Dershaneleri de bir basın açıklaması yaparak hem dershanelerle ilgili kapatılma gerekçelerine cevap verdi hem de Yenişehir’de ki gençliğin iyi bir eğitimle ülkemizin yarınlarında saygın birer birey olarak hizmet vermeleri için dershanelerin gerekliliğini anlattı.
Yenişehir Fem Dershanesi Müdürü Ahmet Öztopbaş tarafından okunan basın bildirinde, Dershanelerin kapatılma gerekçeleri inandırıcılıktan çok uzak olduğu belirtildi.
Açıklama şöyle:
Dershanelerin kapatılma gerekçeleri inandırıcılıktan çok uzaktır:
Öncelikle biz bu konuya demokratik hak olarak bakmaktayız. Dershanelerin Devlet eliyle kapatılacak olması teşebbüs hürriyetine ters düştüğünü düşünmekteyiz. Kaldı ki biz zorla kayıt yapmamaktayız. Bir sınav var bir yarış var haliyle talep var bizde arz görevimizi yerine getiriyoruz. Bu yasaklamanın anayasamıza aykırı olduğunu düşünmekteyiz.
Ayrıca Dershanemizin Yenişehir de açılmasından sonra ilçemizden öğrencilerin üniversiteleri ve fen liselerini kazanmasında ciddi artış olduğu herkesin malumudur. Dershaneler olarak biz milli eğitimin bir alternatifi değil yardımcı kuruluşlarıyız. Okulda ki öğretmenlerimizin attıkları temel üzerine bir şeyler koyma telaşı içindeyiz.
Artık sınavlarda dershane müfredatından sorular çıkmayacak deniliyor. Bu görüş ilk önce Milli eğitim bakanlığını bağlar. Milli eğitim yıllardır kendi müfredatından sorar biz dershanelerde o müfredattan öğrencileri hazırlarız. Yani kesinlikle dershane müfredatı diye bir şey yoktur. Dokümanlarımızda ve öğrencilerin girdiklerini sınavlarda bu açıkça görülmektedir
Öncelikle dershanelerin paralı olduğu ve bu yüzden fırsat eşitsizliği oluşturduğu iddia edilmektedir. Bu mantıkla bakarsak özel kolejlerin, özel hastanelerin de kapatılması gerekmez mi? Kaldı ki etüt merkezlerinin ve okuma salonlarının kapatılması bile bu dayanağın temelsizliğini ortaya koymaktadır.
Dershanelerin fırsat eşitsizliği ortaya çıkardığı ve fakir halkın sırtında yük olduğu iddiasına gelince, tam aksine dershanelerin kuruluş amacı “fırsat eşitliği” oluşturmaktır. Bizim öğrencilerimizin velilerin çoğunluğu, orta ve alt gelir seviyesinde ki ailelerden oluşmaktadır. Ayrıca başarılı ve fakir öğrencilere de ciddi indirim kolaylığı sağlıyoruz.
Kolejde okuyan bir öğrenciyle devlet okulundaki bir öğrenci için günümüzde şartlar eşit midir? Parası olan çocuğunu kolejde okutuyor zaten. Olmayanlar ne yapacak? Dershaneler kapatılırsa veli, çocuğunu nereye gönderecek? Özel ders piyasası parlayacak 2000-3000 lira arasında olan üniversiteye hazırlık 10000 liradan az olmayacaktır. Asıl o zaman fırsat eşitsizliği olmayacak mı?
MEB bir yandan da dershanelerin özel okula dönüşmesini istemektedir. Yine MEB’ nın yaptığı araştırmalarda tüm Türkiye’de faaliyet gösteren dershanelerin yalnızca 263’ ünün dönüşüme uyumlu olduğu açıklanmıştır. Geri kalanlar ne olacak? Kaldı ki özel okul ihtiyacı da şu şartlarda görünmemektedir. Çünkü özel okul kontenjanlarının yüzde 40’ı boş durumda. Önce bu kontenjanları dolduracak teşviklerin verilmesi gerekmez mi? Ancak bir öğrenci dershaneye bir yıl devamla üniversiteyi veya iyi bir liseyi kazanabilmektedir.
Türkiye’de ve bilhassa Anadolu’da yıllık dershane ücreti ortalama 1500-2000 lira iken, özel okullar 10-12 bin lira civarındadır ve 4 yıl devam etmesi gerekiyor.
Bu da yaklaşık 45 bin lirayı gözden çıkarmak anlamına geliyor. Bu durumda veliler çocuklarını özel okula nasıl gönderebilirler? Bir tarım memleketi olan Yenişehir’de bu mümkün mü? Ama dershaneler öğrencilerimize verdikleri bilgiyle, destekle bu açığı kapatmaya çalışmaktadırlar.
Meslek liseleri en çok mağdur olan guruba girecektir. Sadece 9.sınıfta gördükleri konulardan fen, Anadolu lisesi öğrencileriyle yarışacaklardır. Bu da fırsat eşitsizliği değil midir?
Dershanelerin ve ücretsiz etüt merkezlerinin ülkemizde ve özellikle de Doğu ve G. Doğu Bölgemiz ’deki yararları hem nicelik hem de nitelik bakımından ortadadır. Dershaneler terörün, dağın yolunu kesmiş iken, bu kurumların kaldırılmak istenmesini anlamakta güçlük çekiyoruz. Kaldı ki artık terör sadece Doğu ve G. Doğu Anadolu’da değil, her yerdedir. İyi eğitilmemiş, okumayan, işi olmayan gençler toplum için potansiyel birer tehlike değil midirler?
Dershanelerin varlık sebeplerini fiilen sona erdirmeden dershane kapatmanın bir tane makul pedagojik gerekçesi görünmemektedir. Eğitimimizin dağ gibi sorunları varken, Türkiye sanal kumarda dünya 3.sü iken, uyuşturucu kullanımı ve madde bağımlılığı ilkokullara kadar inmişken dershaneleri kapatmak bu sorunları daha da büyütmekten başka bir işe yaramayacaktır.
Sonuç olarak biz dershane olarak kapatılmaya karşıyız. Özel okula teşvik verilirse yine verilsin. Ama yukarıda saydığımız nedenlerinden dolayı biz hizmetimize dershane olarak devam etmeyi arzuluyoruz. Bunun içinde tüm sosyal ve hukuki yollarımızı incitmeden ve kırmadan kullanacağız. Tüm kamuoyuna duyurulur.
Yorumlar kapalı.