Ahmakça bir sorumsuzluk içindeyiz. Doğanın dengesini bozuyoruz. İnsanlık, önümüzdeki dönemde varoluşsal bir sorunla yüz yüze gelecek. Doğaya yüklü miktarda atık ve zehir pompalıyoruz. Atmosferimiz, toprağımız ve suyumuz kirleniyor. Milyonlarca yılda şekillenmiş ekolojik dengeyi mahvettiğimizin farkında bile değiliz.
Gübrelemede fosfor kullanıyoruz. Fosfor, küçük dozlarda kullanıldığında bitkiler için yararlıdır ama fazla kullanıldığında zehirli duruma geliyor. Tarlalardan boşalan aşırı fosfor yüklü atıklar göllerimizi, nehirlerimizi ve denizlerimizi zehirliyor. Deniz, ırmak ya da göl kenarındaki tarlasında ürün yetiştiren ve sorumsuzca fosfor kullanan bir çiftçi farkında olmadan balıkların ölümüne neden olabiliyor.
Doğaya bir seri katil gibi davranıyoruz; ekolojik anlamda kitlesel katliamlara yönelmeye başladık. Bu sorumsuzluklardanbir an önce vazgeçmezsek birçok canlı türünün kökü kazınacak. Facia bunlarla da sınırlı kalmayacak uygarlığın temellerini yıkacağız. Milyonlarca insan telef olacak.
Atmosfere karbondioksit salmayı sürdürüyoruz. İklim korkutucu bir hızla değişmeye başlıyor. Dönüşsüz bir felakete doğru sürüklendiğimizin bilincinde değiliz. Önümüzdeki yirmi yıl içinde sera gazı salınımını düşüremezsek her yıl ortalama sıcaklık iki dereceden fazla artacak. Buz tabakası eriyecek, çöl alanları genişleyecek, kasırga ve tayfun gibi şiddetli hava olayları yaşanmaya başlayacak. Dünyanın büyük bir kısmı yaşamaya elverişsiz duruma gelecek.
İklim değişikliğini önlemek için hükümetlerin, şirketlerin ve bireylerin yapabilecekleri çok şey var ama bu sorun birkaç ülkenin alacağı önlemlerle çözülemez. Birkaç ülke sera salınımını sıfıra bile indirse diğer ülkeler aynı şeyi yapmadığı sürece sular altında kalacağız.
Geri bıraktırılmış ülkelerin dar kafalı yöneticileri: “Biz acil ihtiyaçlarımıza bakalım, çevresel sorunları ve iklim değişikliklerini sonra düşünürüz.” diyerek kendilerini avutmaya çalışıyorlar. Hatta böyle bir sorun olmadığını söyleyenler bile var.
Atom bombası kimsenin göze alamayacağı aniden olup bitecek bir tehdit ama küresel ısınma daha uzun vadeye yayılan bir bela. İşte bu nedenle ve çok kısa zamanda uzun soluklu ve sancılı özverilerde bulunmamız gerekiyor.
İnsanların kömür, akaryakıt vb. fosil yakıtlardan kurtulmak için çok az vakitleri var. Gerçekten bir şey yapmamız şart! Seneye ya da önümüzdeki ay değil hemen şimdi!