Bazen bir amaç uğruna ya da değer verdiğimiz bir şey için kendi çıkarlarımızdan vazgeçeriz. İşte bunun adı özveridir.
Sevgi için özveride bulunuruz. Sevmediğimiz yolları sevdiklerimiz için yürürüz. Güzel kelebekler görmek istediğimiz için çirkin tırtıllara katlanırız. Bizi hak eden birine hayatımızı feda ederiz.
Özveri, insanların yüreğinden akan bir çeşmedir. Özveri bizden bir şey eksiltmez, aksine değerimizi artırır. Mevlana’nın dediği gibi “Bir mum diğer mumu tutuşturmakla ışığından bir şey yitirmez.” Özveri sonradan güzel meyveler veren bir ağaçtır.
Bazen doğru ve gerekli olanı yapmak için duygularımızı ve taleplerimizi bir kenara bırakırız. Hak edenler için kendimizi unutabilirsek bizi her zaman hatırlayacaklardır. İnsanlar kişiliklerini özverileriyle gösterirler.
Uğruna özveride bulunamayacağımız bir kişiyi hayatımızda tutmak iki yüzlülüktür. Sevginin ölçüsü özveride bulunabilmektir.
Hegel, “Bir kişinin sana verebilecekleri değil, senin için nelerden vazgeçebileceği önemlidir,”der. Böyle bir insanla karşılaşırsanız ona sımsıkı sarılın ve onu asla bırakmayın. Seven insanlar, kendi yaşantılarını, sevdikleri için feda etmeye çekinmezler. Meyvelerin doğması için çiçekler solmak zorunda kalır.
Dalkavuklar, kibirliler kindarlar, benciller, ezikler, sevgiyi tadamamış olanlar özveride bulunmazlar. Bunlar için özveri ticaretin değişik bir biçimidir.
Bilgili, cesaretli ve özverili bir avuç insan dünyayı değiştirebilir. Tarih her zaman asık suratlı değildir. Tarih sayfalarında dürüstlük, hoşgörü, vefa, sadakat, cesaret, dostluk ve özveri de yazılıdır.