Yenişehir de ilk gömlekçi dükkânını açan Ustanın İbrahim Lapacı olduğunu, kendi ağzından duymuştum. Mesleğiyle ilgili anılarını anlatırken, kâh hüzünlendik, kâh neşelendik ve birlikte “Ömür dediğin şey, işte bu kadarmış,” diyerek anıları eşeleyiverdik:
“1948-1949 öğretim yılı, İsmetpaşa İlk Mektebinden mezun olduğumun haftası Terzi Arif Horoz’un yanında çalışmaya başladım. Baş kalfamız Coşkun Uluköy idi. Diğer kalfalarımız ise Ali Dıngıl ve Fahri Dübek’ti. Arif Usta’nın küçük kardeşi Ali Horoz, Alanyalıların Muzaffer Bekaroğlu, Nejat Aşkın, Mehmet Ellibeş birlikte çalışıyorduk. Büyük kardeşi Ahmet Horoz ile Yusuf Koç’ta askerden terhis olunca onlarda burada çalışmaya başladılar. İşlerin yoğun olduğu zamanlarda Bıçakçıların Osman Abi de yardıma gelirdi. Arif Usta mesleğinde bir numara idi. Baş kalfası Coşkun Uluköy’de çok yetenekli ve de harika bir insandı. Öyle değerli insanların yanında yetişmek bizim içinde büyük bir şanstı. Dükkân da çalışanların sayısı artınca, Arif Usta da 1952 yılında Yeni Sinema binasının altında, (Mehmet Mekir’in olduğu yer) kardeşi Ahmet Horoz ile eski Baş Kalfası olan Yusuf Koç’a ortak terzi dükkânı açmıştı. Fakat bu ortaklık uzun sürmemişti. Daha sonra Yusuf Koç kendi adına işyeri açınca, Ahmet Horoz da Arif Usta’nın yanına geldi. Bende burada 4 yıl çalıştım. Sonra Bursa’da Terzi Muhittin Alnıaçık’ın yanında devam ettim. Askerlik görevimi yapıp terhis olduktan sonra da İstanbul’a gidip, Emine Ablamlarda kalırken, Mahmutpaşa da Gömlekçi Ermeni Usta Mösyö Mardik’in yanında 22 gün çalışarak gömlek dikmeyi iyice öğrendim. Mösyö Mardik Usta bana: “Çok pratik ve yetenekli bir gençsin. Bir işi bir kere gösterip, onu fotoğraf makinesi gibi, anında kapı- yorsun. Tekrar etmeme gerek kalmıyor. O nedenle sen bu gömlekçilik işini çok daha iyi yaparsın” diyerek, beni ziyadesiyle yüreklendirmişti. Bende Yenişehir’e gelerek burada ilk dükkânı Kasaplar Aralığında açıp, gömlekçiliğe başladım. İlk
Yenişehir’de ikinci gömlekçi dükkânını açan, Aşiretlerin Ergin Oğuz’dur. Halen Ankara da emeklilik yaşamını sürdüren Ergin Oğuz ile yaptığımız telefon görüşmemizde:
Terzilik mesleğine 1950 de Cumhuriyet Caddesinde işyeri bulunan Lümbeli Mehmet Turan Usta’nın yanında başladım. 1951 de Terzi Hakkı Mete’nin yanında devam ettim. Oradan da komşumuz olan Fahri Dübek’in evlerinin altındaki terzihanede askere gidinceye kadar çalışıp, buradan asker oldum. Terhis olduktan sonra İngiliz Pasajındaki 8 No.lu işyerinde gömlekçilik yaptım. Yanımda da İbrahim Göle çalışmıştı. Buradan da Şalvarlı Sokaktaki kendi işyerimize