Güzel günler göreceğiz çocuklar
Motorları maviliklere süreceğiz
Çocuklar inanın, inanın çocuklar
Güzel günler göreceğiz, güneşli günler
Nazım Hikmet Ran
Nazım’ın bu şiirini bilmeden, Edip Akbayram’ın sesinden ezbere bildiğim bir şarkıydı benim için. Çocukluğumdan bildiğim bu şarkının adlında şiir olduğunu çok sonra öğrendim.
Ama duygusu hiç değişmedi. Her seferinde aynı neşeyi ve umudu verdi bana.
Umut dolu bu şiiri yazmış Nazım, en umutsuz zamanlarda..
Çok umutsuz zamanlar olmuş dünyada ve bu ülkede.
Birileri tutunmuş hep umuda. İyi bir şeyler olabilme ihtimaline.
Bu hiç değişmeyecek bence. Umutsuz zamanlar ve umuda tutunanlar hep olacak.
Nikbinlik, kelime anlamı olarak iyimserlik demek.
Hani şu umuda tutunduğumuzda, hayalcilikle suçlanmamıza yada alay edilmemize neden olan bakış açısı.
Sizi bilmem ama benim başıma çok geldi. Çünkü kötümser olmak benim bünyeme yük getiriyor. Kaldıramıyorum.
Hayalci, iyimser, saftirik gibi bir sürü sıfatla çocukluğumdan beri etiketlenirim.
Çok üzüldüğüm, ciddiye alınmadığım ve alay edilen zamanlar oldu hayatımda. Ama doğrusu hiç zararını görmedim. Hiçbir işe yaramadığı zamanlarda bile en azından yük olmadı.
Şimdi bu şiir ve bestelenmiş hali hepimize aynı duyguyu getirsin umarım.
Hep beraber, zor zamanlarda nikbin olmayı deneyimleyebiliriz. Bunun önündeki tek engel, zihnimizle koyduğumuz sınırlar. Tek engel önyargılarımız.
Belki hayatımızda bir kere yüklerimizi bırakmak ve cesur olup dalga geçilmeyi göze almak mümkündür.
Ve belki de bu sefer gerçekten de nikbinlik kazanabilir.
Ben iyinin kötüyü ne olursa olsun yendiği masalları severim. Masallar da hayattan esinleniyorlar sonuçta.