Bir kısmınızın ihtiyacı olan, bir kısmınızın duymaya tahammül edemediği, bir kısmınızında dalga geçtiği bir konuyla geldim bu hafta. Kişisel gelişim
Umarım birilerine yardımcı olur.
Bir eğitimde hocam hayatın dualitesinden bahsederken duyguların da temelde yalnızca iki kökten geldiğini söylemişti.
Sevgi ya da korku. Bu iki uç arasında bir çizelge yapsak diğer tüm duygular araya yerleşir demişti.
Bu da demek oluyor ki yaşadığımız duyguyu yeterince derine inerek tanımlarsak en dipte ya sevgiye ya da korkuya ulaşıyoruz.
Başta pek anlam verememiştim. Ama kendisi sanki hayat konusunda bir uzman gibi o kadar duru,huzurlu ve sevgi doluydu ki söylediği her şey insanda koşulsuz inanma hissi yaratıyordu
Dönemsel olarak benim de içsel huzuru ve hayat dengesini aradığım zamanlardı. Bunu nasıl yapabileceğimi sordum.
Başına gelen ve sana yüksek duygular hissettiren her an kendi içine bak. Başta zor olur belki ama denemeye devam edersen cevapları mutlaka bulursun dedi.
Denedim. Kızgınlıkla denedim. Dalga geçerek denedim. İnanmayarak denedim. Başka çarem olmadığını hissettiğim her an denedim. Kolay değildi. Ama vazgeçemezdim.
Tuhaf gelebilir ama insan bazı anlarda öyle çaresiz hissediyor ki, duygularıyla başa çıkabilmek için en akıl almaz şeyleri bile denemek istiyor.
Sonunda şüpheye yer bırakmayacak şekilde inandım. Gerçekten de cevaplar içimden geldi. Çocukluğumdan. Psikiyatrların neden çocukluğa inmek istediklerini anladım
Bulduğum cevapların bazıları çok acıttı, bazıları çok ağlattı, bazıları çok öfkelendirdi. Ama her seferinde erken yaşlarımda öğrendiğim bir korkuyla mutlaka temas etti.
Hatta diyebilirim ki neredeyse tüm olumsuz duygularım kaybetme korkusuna çıktı. İtibar kaybetme, güç kaybetme, sevgi kaybetme, onay kaybetme…
Öyle ki artık başıma gelen bir şeye tepki vermeden önce hissettiklerimi kurcalıyorum ve bir duyguyu tanımlamadan da tepki vermemeye çalışıyorum.
Çünkü öğrendim ki tüm yaşadıklarımız kendimizle ilgili. Diğer herkes kendimizi anlamamız için bir yardımcı sadece.
Yaşadıklarımızın bizi geliştirebilmesinin yolu ne yaşadığımızı anlamaktan geçiyor. Böyle yaptığımızda hayat kolaylaşıyor mu?
Bununla ilgili deneyimlerimi bir sonraki hafta sizlerle paylaşmayı umuyorum. Sevgiler