Edip Akbayram’ın bir şarkısı vardı hani ‘çocuklar inanın’ diyordu, güzel günler göreceğiz güneşli günler…
Bugün öğlen saatlerinden beri kafamın içinde çalıp duruyor. Gülümsüyorum ve keşke diyorum. Keşke inanmak mümkün olsa. O günleri görebileceğimize inansak hep beraber.
Oysa gün geçtikçe karanlık ve gün geçtikçe umutsuzluğa sürükleniyoruz.
Çoğul kurdum cümleyi biliyorum çünkü ben değilim sadece. Etrafımda konuştuğum herkes aynı durumda.
Uzaktayken okuduğum haberler sayesinde bilgi alabiliyordum canım ülkemdeki gelişmelerden.
Okurken insan çok da inanamıyormuş gerçekten.
Yok, canım böyle değildir. Yani böyledir de illa ki mantıklı bir kılıf bulunmuştur da yapılmıştır dediğim her şey tam olarak öyleymiş.
Biraz bulmaca gibi oldu farkındayım. En iyisi açık açık anlatayım derdimi.
Biliyorsunuz bir süre önce torba yasadan çıkan Milli Eğitim kararları uygulandı.
Buna göre tüm müdürlerin müdürlük yetkilerine son verildi. Yani kazanılan hak geri alınamaz kocaman bir yalan oldu.
Sanıyordum ki bir sebebi vardır bunun, ya da aslında tümü değildir gibi düşüncelerimin tamamı boş çıktı.
Gerçekten yapmışlar bunu. Üstelik geçerli, mantıklı hiçbir sebep, açıklama yokken.
Etrafımda tanıdığım ne kadar çağdaş, Atatürkçü, deneyimli, ilerlemek için canını dişine takıp çalışan, emektar müdür varsa şimdi hepsi öğretmenliğe geri dönüyorlar.
Üstelik yerlerine gelecek müdürler de iktidar yanlısı sendikanın okul temsilcileri olacakmış.
Bunu duyduğum anda içim dondu sanki.
Bu açıkça sizin bu ülkede yaşam alanınız yok demek değilse nedir? Ben cevabı bilmiyorum.
Üstelik bunun şokunu yaşarken Nilüfer Belediyesi’nin başkanından en alt kademede çalışanına kadar tırnaklarıyla yaptığı (biliyorum çünkü oradaydım)Atatürk Kent Ormanı’nın, usulsüz bir kararla Büyükşehir Belediyesi’ne geçirildiğini öğrendim.
Adında Atatürk olan her şeye besledikleri düşmanlığı hepimiz biliyoruz.
Bu nedenle artık o kent ormanının ne adı ne de güzelim doğası aynı kalacaktır tahmin edersiniz ki.
Dört bir yana yapılan görsel rezalet belediye tesislerinden birini de oraya yapacaklardır.
Nilüfer Belediyesi usulsüzlük için mahkeme yoluyla hakkını arıyor aramasına ama hukuka inancım olmadığından bir şey çıkacağını sanmıyorum.
Bana bugün bu iki haber yetti. Ve üzülerek söylüyorum ki son olmayacaktır.
Şimdi anlatabilmişimdir umarım Edip Akbayram’ın kulağımda söylediği şarkının sebebini.
Ben artık inanmıyorum o günlerin geleceğine. İçim buruk. Ülkemden soğudum. Yaşamak istemiyorum artık buralarda.
Yorumlar kapalı.