Ülke Cennet, Geçirdiğimiz Cinnet..

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Sakın ola son bir aydır olan olayları kabullenmeyin, olanlara alışmayın.. Sivil, asker ya da polis; ölenleri bir istatistik olarak görmeyin.. Bir anda oluşturulan terör ortamının nasıl oluştuğunu iyi görün ve biraz düşünün; 20 Temmuz’da ne oldu? Nasıl bir anda her şey değişti?

Sorun aslında hep aynı, bu ülkede kirli eller ve onların uzantıları, sistemin adamları, istediğinde 1 günde, hatta 1 dakikada kendi emelleri için Türkiye’de her şeyi değiştirebilir, huzuru bozup kaos yaratabilirler ve gözlerini kırpmadan insanların ölümüne sebep olabilir.

Zaten o yüzden sakın kanıksamayın mevcut durumu, iyi düşünün diyorum. ÇÜNKÜ OLANLARIN HEPSİNİN BİR ANDA DÜĞMEYE BASILMIŞ GİBİ OLUŞAN BİR PROJE OLDUĞUNA İNANIYORUM.

20 Temmuz günü hepimiz için bir utanç günüydü. AKP hükümetinin de desteği ile başlayan ve halen devam eden bir savaşın yaşandığı komşu ülke topraklarında, kendilerince barışı anımsatmak adına çocuklara oyuncak götüren 31 vatandaşımız, bir canlı bomba tarafından vahşice katledildi. Yolda herkesi çevirip kimlik soran, Suriye’ye gitmek isteyenleri şehre girdikleri andan, en son basın açıklaması öncesi olmak üzere sürekli arayan yetkililer, her ne hikmetse canlı bombayı aramamışlar, kitlenin içerisine girmesine izin vermişler, canlı bombayı tespit edememişlerdi. Hâlbuki bu canlı bombayı emniyet iyi tanımaktaydı. Canlı bombanın daha önce salıverilmiş bir IŞİD militanı olduğu olaydan sonra ortaya çıktı. Canice terör eylemleri gerçekleştiren bir terör örgütünün militanı nasıl devletin istihbaratına takılmaz, nerede olduğu nasıl bilinmez ya da gerçekten bilinmez mi,  bunlar kocaman soru işaretleri..

Bu olaydan önce, IŞİD ile ilgili “sözde” bir operasyon da yapılmıştı, ama gel gelelim gözaltına alınan onlarca kişiden sadece 1 kişi tutuklanmıştı. Bir sürü suçsuz insanı zırt pırt tutuklayan irade, IŞİD’e sanki kıyak geçmişti. Sonuç ise ortada..

Bu garip ve skandallarla dolu süreç, seçim öncesinden başlamıştı hatırlayın.. Saldırılar, bombalar, yaralamalar.. Seçim öncesi bir siyasi parti mitingindeki canlı bomba olayına bakalım, orada da öğleden önce salınan canlı bomba, öğleden sonra tüm güvenlik görevlilerinin önünde, Diyarbakır’ın ortasında bir bomba patlattı. Yazık değil mi, günah değil mi bu kadar yitip gidene.. Yazık değil mi, bu kadar insanın  huzurunun bozulmasına, kutuplaşmasına.. Ölen bu ülkenin insanı, kim olursa olsun ben böyle bakarım! Sırf birileri iktidarını koruyacak diye bu yapılanlar bu millete hak mı reva mı?

Yani, sanki birileri iktidarı için bu toprakları terörize ediyor. Neden? Çünkü istikrarsızlık, yapacaklarını normal gösteriyor, üzerini bu şekilde örtüyor, karmaşadan yararlanıp yapacağını yapıyor, zaman kazanıyor, ortam hazırlıyor. Birileri terör var deyip istediğini alana kadar seçim yapmayı hedefliyor.

Neden böyle oldu peki? Çünkü millet olarak 400’ü vermedik.. 300’ü bile vermedik de ondan.. Şimdi kan dökülmeye çalışılıyor. Kendi elleri ile kurdukları ve birçok yanlıştan dolayı eleştirdiğimiz çözüm sürecini AKP sırf tek başına iktidar olmak adına bir kenara atıyor, ortaklığı bozuyor. Ne oldu, ne değişti peki? Neden seçimden az önce Dolmabahçe’de mutabakat yaptığı HDP’yi aynı Esad’a yaptığı gibi, tabiri caizse “satıyor”lar? Meclisin ve milletin haberi olmadan sırf daha fazla oy almak için PKK ile kol kola olan AKP şimdi sözüm ona PKK’ya savaş mı açıyor? Buna inanıyor musunuz? Ne dengesiz bir politika, ne tutarsız bir siyaset. Niye böyle, çünkü iç siyasette de dış siyasette de adımlar AKP’nin günlük siyasi menfaatine göre şekilleniyor! İşte asıl sorun bu!

 

Şu an hedef belli. Her ne kadar Davutoğlu ve ekibi erken seçim istemiyor olsa da, asıl patron ülkeyi AKP’nin tek başına iktidar olacağı ihtimalde (!) bir seçime sürüklüyor. Tabi her zamanki gibi MHP’yi de yanına alıyor. Aslında burada MHP ile de söylenecek çok şey var ama her şey zaten öyle ortada ki fazla söze gerek yok..Tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş!

Bugün halkı olaylarla tehdit ediyorlar, istikrarsızlık ve terör ortamı yaratıp, sonra bunun çözüm noktasının kendisi olduğunu göstermeye çalışıyorlar..Tıpkı ABD’nin Irak ve diğer ülkelerde yaptığı gibi. O yüzden oyuna ısrarla gelmemek lazım, istediklerini yapmamak, iradeli olmak lazım..

Olaylar sarpa sardı. Siyaseten bir düğüm var. Evlere gelen cenazeler var. Hukuken varlığı tartışmalı hükümet ülkeyi tam bir felakete sürüklüyor. Bu yazıyı yazarken bile çatışma, saldırı, şehit, ölüm haberleri gelmeye devam ediyor. Peki, ne oldu da terör böyle tırmandı? Peki, mevcut durum en çok kimin işine yarar? PKK misilleme mi yapıyor; yoksa PKK da mı koalisyon istemiyor, AKP’nin oylarının artması için çaba mı sarf ediyorlar? Bunlara şimdilik net olarak cevap vermek zor ama şunu biliyorum 20 Temmuz’da bu ülkede hükümetin de doğrudan ya da dolaylı olarak dahil olduğu bir komplo ve plan işleme kondu. Elimde bir belge yok ama olanlardan açıkça anlıyorum bunu.  Peki, bu olanların sorumlusu kim? Geçmiş ve mevcut yönetim şekilleri ve faaliyetleri ile hükümet.

Mevcut durumu, IŞİD’e silah gönderenler, komşuda kavga çıkaranlar yarattı, bu durumlar onların eseri biliyorsunuz değil mi?

Şu an istihbarat yok, kendi vatandaşını, kendi askerini, polisini koru(ya)mayan bir hükümet var. Açık şaibeler, komplolar var.

Son olarak şunu söylemek isterim ki; geçtiğimiz hafta  bir gezideydim, ülkemizin bir bölgesini gezdim, bir kez daha gördüm ki, bu vatan cennet bir vatan.. Öyle ki hepimize yeter, yeter ki her türlü terör de, teröre destek verenler de bu ülkeden ellerini çeksinler! Günlük siyasi kaygılarla cinayetlere sebep olunmasın!

 

 

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Ülke Cennet, Geçirdiğimiz Cinnet..
Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.