Ata mesleğini hâlâ aynı mekân da devam ettiren, yeğeni İbrahim Kazan bildiklerini şöyle anlatıyor:
“Bu meslek dedem Seyfullah Kazan’dan (1883-1982) bizlere yadigârdır. Rahmetli dedem Tataristan’ın Başkenti Kazan’da çarık ve yemeni yapmayı öğrenir. Türkiye ye göç ettiklerinde önce Samsun’a, oradan da Yenişehir’e gelir ve eskicilik yapmaya başlar. Daha sonraları tokalı lastik ayakkabı ve lastik çizme imal eder. Bunların taban lastiklerini kolondan, tokalı lastik yüzlerini de hakiki şambrelden yapar, lastiği emek gücüyle zımparalar. Elde yaptığı siliksiyon ile yapıştırma işlemlerini tamamlar. Dedemden sonra bu işi amcam Ahmet Kazan (1929-1982) ile babam Habibullah Kazan (1932-1973) de- vam ettirdiler. Bu lastik ayakkabıları, çiftçiler ve köylüler daha çok tercih ederdi. Ben de onların yanında yetiştim. 1970’li yıllarda kösele ve lastik tabanlı kundura imalatına başlamıştık. Amcamın vefat ettiği 1983 yılından beri bu mekânda lastik işine devam ediyorum. Yenişehir’de ilk kasık çizmesini yapan Usta Muhtar Caner’dir. Bende çizmenin her türlüsünü imal etmekteyim. Ve hâlâ aynı mekânda çalışıyorum.”
Bu aralığın diğer ustaları Osman Yılgın, 7 No.lu işyerinde oğulları İsmail ve Mustafa Yılgın ile birlikte çalışırdı. Kalfası ise Nuri Gün’dü. İkinci fora makinesini Osman Yılgın getirmiştir.
Ahmet Yontan No: 9 da; Ali Erdinç, Recep Üstün, Cavit Kuyaş ve Orhan Yerigüzel ile kundura imalatı yapardı. Sonra da saya dikmeye başladı. Kalfası Ali Erdinç saya ve kundura işini bu meslekten ayrılıncaya kadar sürdürmüştü.
Mehmet Arlanoğlu
Eskici Süleyman Arlanoğlu, oğlu Mehmet Arlanoğlu ve üvey oğlu Süleyman Kılıç birlikte çalışıp, yanında yetiştiler. Ölümünden sonra Mehmet Arlanoğlu ile Süleyman Kılıç işlerini ayırıp, herkes kendi adına çalışmaya başladı. Mehmet Arlanoğlu baba mekânında oğulları Mustafa ve Ahmet’le beraber çalıştı. Ondan sonra da Mustafa Arlanoğlu ata mesleğini devam ettirdi. Ahmet Arlanoğlu ise okuyup, öğretmen oldu. Şu an Ahmet Hoca Çağmen Restaurant’ın sahibi olup, ağabeyi Mustafa Arlanoğlu birlikte çalışmaktadır.
Süleyman kılıç
Süleyman Kılıç ise bu Aralıkta 1980 yılına kadar eskicilik yaptı. Oğlu Mustafa Kılıç tahsil yaşamından sonra girdiği P.T.T teşkilatından emekli oldu. Halen yaşamını Yenişehir de sürdürmektedir.
Bollu Ali Demirhan (1918-1990): İlçemizin en eski ustalarından Osman Demirhan’ın oğludur. Mesleğini babasından öğrendi. Mesleğine ne kadar düşkün ise futbola olan düşkünlüğü de bir o kadar fazla idi. Çünkü Sanatkârlar Spor’un değişmez kalecisiydi. Oğlu Yüksel’in de kaleci olmasını çok istemişti. Yüksel ise baba mesleğine bir müddet devam etti. Onun kalfası Süleyman Salcı’ydı. Ölümünden sonra bu dükkânı kalfası Süleyman Salcı aynı işi yaparak devam ettirmişti.
Aralığın sağ başında Kasap Şükrü Sırman’ınişyeri olduğunu belirtmiştik. Onun yanında ise Hasan Özkara’nın
eskici dükkânı vardı. Oğlu Burhan Özkara Üniversiteyi bitirdikten sonra İstanbul’a yerleşti. Manifaturacı Mehmet Ertan’ın büyük kızıyla evlendi. İstanbul’da emekli oldu. Vefatından sonra cenazesi de oraya defnedilmişti. Hasan Özkara dini bayramlarda ahşap dolap ve beşikleri Kelem Pazarına kurar, bayram bitene kadar, çocukların eğlence merkezi burası olurdu.
Hasan Özkara’nın dükkânından sonra aralıktaki kemere kadar sağ tarafta dükkân yoktu. İstiklal Caddesindeki dükkânların batı tarafında kalan arka duvarları Kasaplar Aralığına bakardı. Bu duvarların saçak altlarında Turi Hasan, Kör Selahattin ve Şekerci Mustafa’nın tezgâhları ve de kütükleri bulunurdu. Bu ustalar ehlikeyif insanlar olup, günlük yaşarlardı. Kazandığı parayı aynı gün paylaşarak harcamak onların asli görevi gibiydi.
Ehlikeyif takımının bu aralıktaki en son kuşağı Hayrettin Uslu (1948-2010) Tintin idi. Eniştesi Halil Özbek’in yanında yetişmişti. Tintin aynı zamanda çocukluk arkadaşımdı. Garipti, yoksuldu fakat kimseye zararı yoktu. Onu dinlerken gülmemek elde değildi. Hobileri; Samsun sigarası içmek, kafayı çekmek, sonra da motosiklet ile gezmekti. O Yenişehir’in Bekrisiydi. Kasaplar Aralığındaki baraka dükkânını Eski Belediye Başkanı Mehmet Kaya yaptırmıştı. Ölümünden sonra o mekânı söküldü, izleri duvarda kaldı. İki metre karelik bu işyerinde çeşitli tamiratlar yapardı. Özellikle tulumbalara klape denilen lastik kapak keser satardı. Onun sevenleri çoktu. Tintin’i herkes gözetir destek çıkardı. İyi yürekli bir insandı.
Yorumlar kapalı.