Yenişehirli Manifaturacılar (3)

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Ali Ağaların Emin Toksöz’ün de Ulucami Mahallesi Hacı Tahirağa Sokağı No 1’deki işyerinde nalbantlık,  daha sonra da manifaturacılık
yaptığını, damadı Muzaffer Demirci’den (1923)  öğrendim.

Hasan Aras’ında Ulucami Mahallesi Akdümbek Sokak (Dr. Ahmet Esin Sokağı) 1 No.lu iş yerinde manifaturacılık yaptığını biliyorum.

 

Ali Cingil
Ali Cingil

Ali Cingil’in Ulucami Mahallesi Hacı Tahir Ağa Sokaktaki evlerinin altında bir dükkânı vardı. Küçük oğlu İbrahim Cingil bununla ilgili olarak şöyle diyordu;

Babam manifaturacılığa 1948 yılında başlamış. Dükkânı da evimizin altındaymış. Burada tuhafiye çeşitleri de bulundururmuş. Pazartesi Günü Bilecik, çarşamba Günü İznik, perşembe günü de İnegöl pazarlarına gidermiş. Pazara gittiği zamanlarda da annem dükkânı idare edermiş. 1960 yılında dükkânını kapatınca, önce teyze oğlu olan Dereköylü Mehmet Dere’nin yanında,  daha sonra da Süleyman Doğancı’nın yanında 1980 yılına kadar çalıştı. Bu dükkânı Halit Oruç devren alınca birkaç sene de onların yanında durdu. Babam diye söylemiyorum. Çok temiz yürekli ve dürüst bir insandı. İkna kabiliyeti yüksek olan yetenekli bir tezgâhtardı. Bilhassa çeyiz almaya gelen taraflara her zaman yardımcı olurdu. Kırılan kalpleri onarmasını bilir ve tarafları barıştırırdı. Bir de şu özelliği vardı. Kumaş sarılı olan tamburu bir görsün, ondaki kumaşın kaç metre olduğu tahmin edebilirdi. Bu hususta onunla iddia edenlerin çoğu kaybederdi.”

 

Mehmet Kızılelli (Kedi Mehmet); Pratik, seri ve de çok neşeli bir insandı. Uzun saçları ise ona has bir tarzdı. Yürürken bile koşar gibi giderdi. Onun yanında 1962 yılında çalışmaya başlayan Emekli Sümerbank Müdürü Münür Gür, gördüklerini ve bildiklerini şöyle sıralıyordu;

Muhlis 1962 de askere gidince onun yerine ben girdim. Benimle birlikte Karaosmaoğlu İbrahim’in oğlu Hüseyin Güvenç ile birlikteydik. Hamdi İlhan da terhis olduktan sonra burada tezgâhtarlık yaptı. Mehmet Usta çok hırslı bir insandı. Hedefi de çok büyüktü. Risk almaktan hiç korkmazdı. Kumaş çeşitlerini İstanbul’dan Narinler Tekstil’in sahibi Hacı Mehmet Narin ile Bilecik Sümerbank Satış Mağazasından satın alırdı. Yanında çalıştırdığı elemanlarını önemser,  gereğinden fazla da değer verirdi. Evde yedikleri yiyecekleri her gün bu mağazaya getirir, bizleri de doyururdu. Evi Hacı Hasan Camisinin yakınında idi. Bilhassa eşya panayırları başladığı zamanlarda başta İznik olmak üzere, Bilecik, Osmaneli, Gölpazarı ve Söğüt Panayırlarına gider üç dört gün oralarda kalırdık. Panayırlar pazarcı esnafının bayramı sayılırdı. Buralarda çokta güzel satışlar yapardık. Onunla geçirdiğim zamanlarda kendisinden çok şeyler öğrendiğimi özellikle belirtmem gerekli.  1965 yılında buradan askere gittim. Ben askerde iken onunda Bursa’ya taşınıp, perde üzerine işyeri açtığını duymuştum. Bu vesile ile bütün ölmüşlerimizi de rahmetle anıyorum.” Diyor.

1960’lı yıllarda Cumhuriyet Caddesinden Mahmut Girgin’in (Girgin Sokağı) Hanına girilirdi. Bu aralıkta seyyar manifaturacıların yanında,

Halil Refik
Halil Refik

girişin sağ tarafında ahşap yapılı baraka tarzında dükkânlar vardı. Kepenkleri de ahşaptandı.

Sırasıyla bu mekânlarda Hafız Kemalettin Ayazoğlu’nun manifaturacı dükkânı baş tarafta idi. Daha önceleri Hafız Kemalettin’in Ahmet Efendi Sokağında sergi açtığını, bundan evvelki yazımızda belirtmiştim.

 

 

 

 

 

 

 

Yıl: 1962. İznik Panayırında iken, Manifaturacı (Kedi) Mehmet Kızılelli, arkadaşı olan Kavaf Şükrü Özyıldırım ile birlikte sergisinde. (Fotoğraf kaynağı: Mehmet Özyıldırım)
Yıl: 1962. İznik Panayırında iken, Manifaturacı (Kedi) Mehmet Kızılelli, arkadaşı olan Kavaf Şükrü Özyıldırım ile birlikte sergisinde. (Fotoğraf kaynağı: Mehmet Özyıldırım)

 

Hafız Kemalettin Ayazoğlu’nun yanında Dereköylü Halil Refik’in işyeri vardı. Oğlu Şevket Refik gazetemize hem babasının hem de kendi fotoğrafını bırakıp getirmiş. Kendisiyle görüştüğümde; Babası Halil Refik’in bu sokakta 60’lı yıllarında manifaturacılık yaptığını, Hafız Kemalettin ile Behçet Yüce’nin dükkân komşuları olduğunu, burada bir hayli çalıştıktan sonra, işyerini Çayır Mahallesindeki Tekel Sokağına taşıdığını, dükkân komşularının ise Manifaturacı Mahir Karakaş ile Behçet Yüce’nin işyerlerinin bulunduğunu, babasını 1977 yılında trafik kazasında kaybedince, bu işleri ağabeyi Sezai ile birlikte idare ettiğini, ağabeyi tahsiline devam ederek 90’lı yılın başlarına kadar devam ettirip, sonra da tasfiye ettiğini Şevket Refik’in kendisinden dinledim.

 

 

 

BEHÇET YÜCE
BEHÇET YÜCE

Behçet Yüce (1941-1993) Manifaturacılığa Güneceli Mehmet Erkan’ın yanında başladı. Askerden geldikten sonra Girgin Sokak’ta kendi adına işyerini açtı. Burada bir müddet çalıştıktan sonra, Yeni Hal inşaatı başladığı 70’li yılların ortalarında bu işyerini Çayır Mahallesi Tekel Sokağına naklederek, bir müddet burada manifaturacılık yaptıktan sonra, Şalvarlı Sokak’taki kendi mülkünü inşa etmeye başladı. 1985 yılında büyük bir rahatsızlık geçirince, manifaturacılığı da tasfiye etti. 1986 yılında Pirelli Lastikleri Bayiliğini, 1987’de Fiat Traktörleri Bayiliğini ve 1989’da da Tofaş Bayiliklerini alarak, ömrünün sonuna kadar bu bayilikleri sürdürürken çıtasını da her yıl yükseltmişti. Ticareti çok iyi bilen ve de başaran değerli bir iş adamıydı. Yüce ailesinin de direğiydi. Yeğenim olur, ağabeyimdi.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Yenişehirli Manifaturacılar (3)
Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.