– “Bir tane kız mıdır, kadın mıdır bilemem.” (AKP Konya mitinginde, Hopa’daki olayları protesto ederken polis müdahalesi sonucu kalçası kırılan Halkevleri Merkez Yürütme Kurulu üyesi Dilşat Aktaş hakkında) (Recep Tayyip Erdoğan)
– “Kadına şiddet abartılıyor.” (Recep Tayyip Erdoğan)
– “Ben zaten kadın-erkek eşitliğine inanmıyorum.” (Recep Tayyip Erdoğan)
– “Yalnız bırakılan ya davulcuya ya zurnacıya.” (Münevver Karabulut cinayeti hakkında.) (Recep Tayyip Erdoğan)
– “Kızlarına sahip çıksalarmış.” (Münevver Karabulut cinayeti hakkında.) (AKP Hükümetinin İstanbul Valisi Celalettin Cerrah)
– “Benim bedenim, benim kararım diyenler feministler.” (Kürtaj tartışmaları hakkında.) (Recep Tayyip Erdoğan)
– “Kürtajı bir cinayet olarak görüyorum.” (Kürtaj tartışmaları hakkında.) (Recep Tayyip Erdoğan)
– “Her kürtaj bir Uludere’dir” (Kürtaj ile Uludere’de insanların bombalanmasını bir tutarak.) (Recep Tayyip Erdoğan)
– “Tecavüze uğrayan doğursun, gerekirse devlet bakar.” (Kürtaj tartışmaları hakkında.)
(Recep Akdağ/Akp Sağlık Eski Bakanı)
– “Tecavüzcü, kürtaj yaptıran tecavüz kurbanından daha masum.” (Kürtaj yaptıran ile Tecavüzcü karşılaştırması.) (Ayhan Sefer Üstün/AKP Sakarya Milletvekili, İnsan Hakları Komisyonu Başkanı)
– “Tecavüze uğrayan da kürtaj yaptırmamalı. Bosna’da kadınlar tecavüze uğradı ama doğurdular.” (Kürtaj tartışmaları hakkında.) (Ayhan Sefer Üstün/AKP Sakarya Milletvekili, İnsan Hakları Komisyonu Başkanı)
– “Kadın ahlaklı olsun, kürtaj yapmak zorunda kalmasın.” (Kürtaj tartışmaları hakkında.) (İ.Melih Gökçek/AKP’li Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı)
– “Evdeki işler yetmiyor mu?” (Kendisinden iş isteyen kadına.) (Veysel Eroğlu/AKP’li Orman ve Su İşleri Bakanı)
– “Kadınlar iş aradığı için işsizlik yüksek.” (Kadınların iş araması ne kadar garip gelmekte.) (Mehmet Şimşek/AKP’li Maliye Bakanı)
– “Türk kadını evinin süsüdür.” (Vecdi Gönül/AKP’li Milli Savunma Eski Bakanı)
– “Eğer onlar (kadınlar) sizden izinsiz razı olmadığınız kimseleri aile yuvanıza alırlarsa, onları hafifçe dövüp korkutabilirsiniz.” (Mehmet Demir/AKP Kırıkkale Eski İl Başkanı)
Ve olan onca olaya rağmen,
“Medya olayları abartıyor. Kadına yönelik şiddet algıda seçicilik.” diyen AKP’li Aile ve Sosyal Politikalar Eski Bakanı ve şimdiki AKP’li Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin varken..
Kafa bu kafa.. Kadına bakış açısı bu.. Algı bu iken..
Kadına bakış açısının devleti yönetenlerce bu şekilde olduğu bir ortamda, siyasi kararların, çıkarılan yasaların bu kafa ile gerçekleştirildiği bir ortamda, kadına, çocuğa, insanlara yapılan şiddet bu sosyal ve siyasal ortamda nasıl önlenebilir ki?
Sürekli insanları kutuplaştıran, kadını kıyafeti ile yargılayan, kadınları başörtülü – başörtüsüz olarak kamplara bölen, kadın çalışmasın diye çocuk yapsın diye yasalar çıkaran, 3 çocuk naraları ile kadını evde oturtan, kadını sadece doğuran bir cinsiyet olarak gören, 6 yaşında, 9 yaşındaki kızlarla evliliğin normal olduğu söylendiğinde “yok efendim, olur mu öyle şey” demeyen, üstü kapalı onay veren Recep Tayyip Erdoğan ve AKP’li siyasi arkadaşlarının son 12 yılda sosyal hayatı nasıl tahrip ettiği, toplumda nasıl sosyolojik değişiklikler yarattığı ortada. Bunu tespit etmek için sadece şu soruyu kendinize sormanız yeter: Böyle olaylar son 12 yılda “daha çok” arttı mı?
Her gün çık bağır çağır, namertler, şerefsizler, ahlaksızlar de, %50’yi zor tutuyorum de, sürekli kavga kültürü, küfür, kıyamet, kabalık, suça meyilli haller, bizzat halkına küfür, darp, tekme, tokat, mecliste milletvekili döve döve ancak yasa geçirmeler, bu toplumu gere gere gere… İnsanların beynine, kültürüne insan vurmak, dövmek, öldürmek normaldir düşüncesini soka soka soka… Sonuç ortada!
O yüzden, AKP Yenişehir Kadın Kolları Özgecan için yürüyorsun da, kendi yöneticilerini kadına yönelik politikalarından dolayı kınıyor musun? Kadına şiddete bakış açın Recep Tayyip Erdoğan gibi mi, Fatma Şahin gibi mi, kim gibi? Sorunun partinin Türkiye’ye yönelik genel politikalarından kaynaklandığını görüyor musun? Yoksa sadece yürüyor musun?
Sonuç olarak, böyle bir ortamda, toplumu bilinçli, kültürlü, modern bir bakış açısına sahip, ekonomik olarak, psikolojik olarak rahat bir konuma getirip, tahrip edilen sosyolojik durum düzeltilmediği takdirde, değil idam, hadım; insanları hücrelerine paramparça bölseniz de bu sorun çözülmez. Bir hukukçu olarak söylüyorum, yasa maddeleri de bu sorunu “kökten” çözmez. Çözüm şudur; Önce zihniyet değişmeli sonra toplum sokulduğu cinnet ortamından çıkarılmalı.
Bu yüzden, bence fazla söze gerek yok, girişte alıntı yaptığım sözlerin üzerine. Sorun belli: İmamlar böyle söylerse, cemaat ne yapmaz?
Not: Özgecan Aslan’ı ve onun nezdinde bu zamana kadar onun gibi şiddete maruz kalarak öldürülen tüm kadınları rahmetle anıyor, geride kalanlara Allah’tan sabır diliyorum.
Yorumlar kapalı.