Bugün sizlere dünya ve Türkiye gündeminden, terörden, yapılamayan koalisyondan, her şeye tek başına hükmetmeyi kendinde hak gören muhteremden bahsetmek istemiyorum. Yeterince sinir bozucu ve gergin günlere uyanıyoruz hep beraber. Her gün şiddete maruz kalıyoruz zaten.
Ancak Twitter sosyal ağından bilgi paylaşan Fuat Avni isimli kişiyi takip etmenizi öneririm. Ülkede yaşanacak olan her şey için fragman veriyor kendisi. Bütün bunları nereden bildiğini bilemesek de söylediği(yazdığı) her şey tek tek çıkıyor.
Benim bugünkü konum ise daha gündelik hayatın içinde yaşadığımız, bizzat tecrübe ettiğimiz, olumsuz etkilendiğimiz yollarımız. Bu konuda uzun zamandır kafama takılan şeyler vardı ama yazmak bugüne kısmetmiş.
Geçenlerde yolum Yenişehir’e düştü. Çocukluğumun geçtiği ve o günden bugüne kadar da pek bir şeyin değişmediği memleketimin yollarına inanamadım.
Sanki altmış, yetmiş yıl geriye gitmiş(tabii ki altmış yıl öncesini ben bilmiyorum sadece fotoğraflardan gördüğüm kadarıyla yorum yapabilirim) sanki ilçeden köye geri dönüş yapmış.
Yol kenarındaki ağaçların renkleri değişmiş üzerindeki toz tabakasından. Sesi çıkamıyor diye, isyan edemiyor diye can çekişmesini görmezden mi gelmeliyiz diye düşündüm. Çünkü o halleriyle ne nefes alabiliyorlar ne de oksijen üretebiliyorlar.
İnsanlara baktım, evlerin içlerini düşündüm. Her gün bir inşaat hafriyatı gibi tozu evden temizlerken morali bozulan kadınları düşündüm. Çok üzüldüm. Ama en çok bu hale isyan etmeyip kabullenen insanlar için üzüldüm.
Kendi kendime söylendim. Oy verdiğiniz parti size en basit anlamda doğal yaşamınızda sağlıklı ve kaliteli yaşam hakkı tanımıyor. Bırakın ülkeyi,terörü,savaşı,adaletsizliği..sadece hayatınıza bir bakın.
Buna mı layıksınız gerçekten. Bu tozun, toprağın içinde bitkiler gibi nefes alamadan, temiz kalamadan yaşamayı hak ettiğinizi mi düşünüyorsunuz.
Aynı anda her yeri kazıp yaşam alanını yok etmeye kimin hakkı var. Aklıma seçim zamanı neden AKP’ye oy veriyorsunuz dediğimde yollar muhteşem oldu, bunu daha önce kimse yapmadı diyenler geldi.
Görün bakın bakalım yaptıkları yolları, sizi maruz bıraktıkları sefaleti, bitmeyen inşaatları.
Diyeceksiniz ki şehirlerarası yollardan bahsediyorlardı. Hemen söyleyeyim son 1 ay içinde tecrübe ettiğim kadarıyla bugün Bursa’dan yola çıkıp gidebileceğiniz tüm istikametlerde(Ankara, İzmir, Mudanya, İstanbul ) mutlaka belli noktalarda çalışmalar yüzünden kapanan yollarla karşılaşıyorsunuz.
Trafik çilesi, toztoprak, sıcak derken zaten yola çıktığınıza lanet ediyorsunuz. Üstelik önemli olan bu da değil. Önemli olan insan olmanın önceliği olan yaşam alanın sağlıklı olması.
Hani komşuda olan bizi ilgilendirmez, biz yediğimize bakarız, bana dokunmayan bin yaşasın benim keyfim yerindeciler vardı ya onlara söylüyorum.
Bugün en basit anlamıyla nefes alacak yeriniz kalmadı ve bunların hepsi tam da sizin gibi insanların yetmez ama evet diye başlayan sürece çanak tutması yüzünden oldu.
Bir dahaki yerel seçimde yine aynı partiye oy verin. Bu sefer kapınızın önünden binanızın temeline geçerler belki kazmak için. Kim bilir belki de ailenizi falan kazırlar memleketinizden, toprağınızdan. Anlayana..