Kütüphane Sokak No.13 de Terzilik yapan Ziya Mançular geçmiş yıllarını şöyle yad ediyordu;
“İlk ustam Terzi İbrahim Yalta idi. Dükkânı Cumhuriyet Caddesinde Bakkal Süleyman Elber’in bitişiğinde idi. Yanında üç yıl çalıştıktan sonra, 1960 da aynı caddede bulunan Terzi Şükrü Söğüt Usta’nın yanında çalışmaya başladım. Şükrü Usta bu mesleği oğulları Mustafa ile Kazım Söğüt’e bırakınca, birlikte çalışmaya devam ettik. Kalfalarımız Sabri Ferik (Samut), Burhan Büyükkardeşler ve Cahit Atılgan’dı. Buraya girdiğimde Nizamettin Güldüm de vardı. Askere buradan gittim. Terhis olduktan sonra, Ustam Kazım Söğüt’ün Kütüphane Sokak No.13 deki işyerinde birlikte çalışmaya başladık. Daha sonra da bu işyerini devir alınca kendi adıma çalışmaya başladım. Bu sokakta Ahmet Aydın’ın, Mustafa Doğan’ın, Mehmet Can’ın ve Nurettin Çığırdan’ın da terzihaneleri vardı. Bir süre bu mesleğime ara vererek, Sanayi Çarşısında yedek parça üzerine işyeri açmıştım. Daha sonra tekrar mesleğime dönerek, Lapacı Sokak No. 9 da 2012 tarihine kadar terziliğe devam ettim. Halen de evimin bir bölümünde bu işi yapmaktayım. Yaşamımda Gündoğan Mahallesi Muhtarlığı da yaptım. 1974 de Türk Hava Kurumu Yönetim Kurulu Üyeliği, 1994 yılından itibaren de bu kurumun başkanlığını yapmaktayım.” Diyordu.
Yine bu sokakta Nurettin Çığırdan 9 No.lu işyerinde terzilik yapmıştı;
“Terzilik mesleğine Yusuf Özendim’in Süleymanpaşa Türbesinin karşısındaki dükkânında başlamıştım. Kalfamız Faik
Eruysal ile Hamdi Özken’di. Benimle birlikte Gegiç Ramazan ve Üzeyir Genç’te burada çalışıyordu. İşyeri altmışlı yılların
başlarında İngiliz Pasajı’na taşınınca, mesleğe burada devam edip, askere Yusuf Usta’nın yanında iken gittim. Terhis olduktan sonra, 1971 de Kütüphane Sokaktaki 9 No.lu işyerimde kendi adıma çalışmaya başladım. İlk kalfam Kamil Batcan’dı. İbrahim Kekik ve Koyunhisar’lı İbrahim de çıraklarımdı. Terziliği 1980 yılına kadar yaptım. Daha sonra da aynı mekânda konfeksiyon işine devam ettim. Bu arada siyasetle de uğraştım. 1984-1990 yıllarında Doğruyol Partisi İlçe Başkanlığı, 1994-1999 arasında Doğruyol Partisinden İl Genel Meclis Üyeliği yaptım. 2000 yılında da emekli oldum,” diyordu.
Levent Sokağı No.5 de 40 yıldır terzilik mesleğini sürdüren Yakup Canıtez’in anılarına kulak verelim;
“Ali Can Caddesi açılmazdan evvel, Simitçi Adem Pirinçi’nin dükkân komşusu olan Terzi Yusuf Özendim’in yanında 1959 da bu mesleğe başladım. Daha sonra da Eski Hal girişinde terzilik yapan Ali Özdemir’in yanında devam ettim. Bizim dükkânın biraz ilerisinde Çelebi Köylü İsmail Dinç’in, İbrahim Koral’ın ve Orhan Süpürtülü’nün terzi dükkânları vardı. Bayan terzisi Coşkun Uluköyün de terzihanesi Yalçın Oteli’nin altındaydı. İbrahim Ün ile Mustafa Sert onun yanında çalışıyordu. Hal İçinde ise Terzi Necip Türyılmaz’ın işyeri
bulunuyordu. Bende Çayır Mahallesi Levent Sokak No: 5 deki bu dükkânı 1975 yılında Belediyeden kiraladım. 40 yıldır bu dükkânda iğne ile kuyu kazı- yorum. Yanımda Ahmet Beyhan ile Hüseyin Demirci yetişmişti. Fakat Hazır Giyim Sanayileri faaliyete geçtikten sonra bizim gibi esnafta dayanamaz duruma gelip işyerlerini kapattılar. Çünkü dikiş fiyatının yarı fiyatına piyasada takım elbiseler satılır oldu. Diğer taraftan çırak ve kalfa da çalıştıramaz olunca, tek başına bu mesleği devam etmek zorunda kaldım. Allah bereket versin günümüzü kurtarmak adına hâl çabalıyoruz. Artık takım elbise diken esnafımızda kalmadı. Saysanız bir elimizin parmakları kadarız. Hepimiz bakım ve onarım işleriyle uğraşırken, bu arada takım elbise de dikmekteyim,” diyordu.
Yine bu sokakta Rüstem Küçük terzilik yapmıştı. Meslekle ilgili anılarına şöyle başlıyordu;
“1962 yılında Terzi Hafız İsmail Kaya’nın yanına çırak olarak girip bir yıl birlikte çalışmıştık. Dükkânı Mustafa Pestil’in bitişiğinde idi. İsmail Ustamdan duyduğuma göre, İstanbul da hafızlık için Gönenli Mehmet Hoca’dan ders alırken, Eyüp’teki Terzi Fahri Usta’nın yanında çalışıp, bu mesleği de ondan öğrenmiş. Oradan askere gidip, terhis olduktan sonrada Yenişehir de terzilik mesleğine başlamış. 1963 yılında Çı- narlı Camii Müezzini olunca, bende Fahri Dübek’in İngiliz Pasajındaki dükkânına geçtim. Kalfamız Neşeli Osman’dı. İbrahim Türe, Sıtkı Ekim ve Karabahadırlı Mehmet Can hep birlikte idik. Fahri Usta 1969 yılında dükkânı Rustumlu terzi Yaşar Burhan’a devredince, kendisi de İstiklal Caddesinde Zahireci olan baba mesleğine dönmüştü. Bende askere gidip, terhis olduktan sonra, Levent Sokaktaki kendi işyerimi 1971 yılında açtım. Yanımda İlhan Titiz, Zekeriya Caferoğlu, İsmail Deveci, Ahmet Soğancı çalışırken, Ahmet Kaya da okul tatillerinde kısa vadeli gelip gidiyordu. Gün geldi 7-8 kişiyle birlikte çalıştık. O yıllarda terzi esnafımız 50-60 civarında idi. Hazır giyim sanayi devreye girince her geçen gün gelişen teknoloji, bizleri de mesleğimizden etmişti. Bende inşaat demiri ticaretine başlayarak, bu sektörde 25 yıl çalıştıktan sonra da emekli oldum. Bu arada gerek siyasi, gerekse de sosyal içerikli derneklerde görevler aldım. 15 yıl Belediye Meclis Üyeliği, 10 yıl Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkan Vekilliği, Okul Koruma Dernekleri ve Okul Aile Birliklerinde görevler aldım. Endüstri Meslek Lisesi Kurucu Üyesi, Halen İmam Hatip Lisesi Koruma Derneği ile Sağlık Kuruluşları Yaptırma ve Yaşatma Derneği Başkanlığını yapmaktayım,” diyordu.