“Asker Oldum Piyade”

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

tyc

Sol baştaki; Manifaturacı esnafından Ayaşlıların Mehmet Ertan. Onun yanındaki Kütahyalı Mahmut, Emin Lapacı, Aziz İmamın oğlu İbrahim Emirdağ. Sağ baştaki ise Alanyalıların Ahmet Gülsoy. (Fotoğraf kaynağı: Fuat Hürcan)

s.149

Su gibi akıp geçen zamanda, sayılı günler bitmez deniliyor. Oysa bir bakıyorsunuz ki o kadar yıl nasıl esip geçmiş, hiç farkında değiliz.

Zamanın o hızlı akışı, ilk günlerin acemiliğiyle, özlem dolu yürekler sıla hasreti çekiyor. Yeni yeni arkadaşlar ediniliyor.  Bu gelişimler içinde zamanın nasıl geçtiği de pek anlaşılmıyor.

Bu satırları okurken, geçmişi acı ve tatlı yanlarıyla anımsayıp, o günlere doğru kısa da olsa yapacağımız yolculuğa ne dersiniz?

1935 yılına ait bu fotoğraf Mudanya’da askerlik görevini yapan beş Yenişehirliyi yansıtıyor. Gelin, bu beşliyi soldan itibaren tanıyalım:

Sol baştaki; Manifaturacı esnafından Ayaşlıların Mehmet Ertan. ( Hayırsever kişiliği ile tanınan Mehmet Ertan’ın ilçe mezarlığında mezarından su kaynardı. Bundan dolayı da zaman zaman gerek yazılı, gerekse görsel basının ilgisini çeken bu mezar bir zamanlar Yenişehir dışından da gelenlerin adeta ziyaretgâhı olmuştu.)

Mehmet Ertan’ın yanındaki Kütahyalı Mahmut, Emin Lapacı, Aziz İmamın oğlu İbrahim Emirdağ (Pamukbank Genel Müdürlüğü yapan Orhan Emirdağ’ın babası) Sağ baştaki ise Alanyalıların Ahmet Gülsoy. (Hatuniye Camii ve Vakfının kurucusu Rahime Gülsoy’un eşi).

Yaşadığı günlerde fotoğraf ile ilgili olarak Lapacıların Emin Lapacı’yı evinde ziyaret etmiştim. Bu fotoğrafı görünce çok duygulandı ve şunları anlatmıştı:

“Bu fotoğrafı İbrahim ile Mahmut ziyarete geldiklerinde Mudanya’da çektirmiştik. O zaman 70. Piyade Alayı Mudanya’da idi. İbrahim’de Alayın sıhhiye çavuşu olduğundan doktor kadar forsluydu ve çok seviliyordu. Alay Komutanı Rasim Saltuk olmak üzere herkesin gözdesiydi.

Bizim 11. Bölük Komutanı Cavit Akal ile de çok samimiydi. Mehmet ve ben 11. Bölükte idik. Yataklarımız yan yana idi. Bölük komutanımızla olan samimiyetinden ikimizde istifade ediyorduk. Bu arkadaşımızın bize gösterdiği ilgi ve destek takdire değerdi.

Bu arkadaşlık sivillikte de devam etti. Evlendiğinde İbrahim’in sağdıcı ben olmuştum. Ahmet ise Mudanya Askerlik Şubesi’nde bulunuyordu. O zaman bedelli askerlik vardı. Bedeli olan arzu ettiği il veya ilçeyi tercih edebiliyordu.

Mudanya’yı bize tavsiye eden İbrahim olmuştu. Bedel tutarı 270 liraydı. Bu da iki taksitte ödeniyordu. Bedelli olanlar her türlü giysi ve yiyeceklerini kendileri temin ediyordu. Karavana (asker yemeği) bedelsiz olanlara verilirdi.

Askerlik süresince hep Mehmet ile birlikte olduk. Canımız neyi çekti ise aldık, yaptık, yedik ve içtik. Birbirimize hiç itiraz etmeden, kırmadan ve kırılmadan, alınganlık yapmadan kardeş gibi geçindik gittik.

29 Ekim 1935 Cumhuriyet Bayramı günü terhis olup, o gece de Bursa’da eğlendik. Abdi Ağa’nın handa kaldık. Yatmadan önce 6 ay boyunca yaptığımız tüm masrafları tek tek döküp topladık. Geçmiş gün olacak kişi başı 90 liraya yakın giderimiz olmuştu. Birimiz 2,5 lira alacaklı, birimiz 2,5 lira borçlu çıktı. Birbirimize geçen haklarımızı helal ederek hesaplaşmıştık.

Bu candan arkadaşlığımız ölene kadar devam etmişti. Ancak O’nun genç yaşta ölümü beni epeyi sarsmıştı. O bambaşka bir insandı. Allah rahmet eylesin…”

 

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
“Asker Oldum Piyade”
Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.